Reklamı Kapat
Anasayfa > Söyleşiler > SRTEK Genel Müdürü Deniz Gürses
SRTEK Genel Müdürü Deniz Gürses
15.04.2017 15:19

SRTEK, yeni bir yapılanmayla sektörümüzün yerli üretim sağlayan nadir firmalarından biri haline geldi. SRTEK Genel Müdürü Deniz Gürses ile şirketlerinin yeni çözümleri ve katıldıkları Cabsat fuarı izlenimlerini kapsayan bir söyleşi gerçekleştirdik. 

“Küçükten büyüğe canlı yayın araçlarının tasarımı ve imalatını yapıyoruz”

SRTEK firması yeni bir yapılanmayla yayın sektöründeki çalışmalarını başarılı bir şekilde geliştirerek sürdürüyor. SRTEK’i yakından tanımak isteyen okurlarımıza bilgi olması açısından firmanızın kuruluş aşamasından günümüze kadar geliş sürecini öğrenebilir miyiz?

SRTEK Profesyonel ses camiasına ürün ve çözüm sunma amacı ile kuruldu. Zaman içinde kutu satışları, sistem çözümleri ve kurulumları ile güçlendirildi. Yaklaşık üç sene kadar önce de yönetim ve iş kolu anlamında yeni bir yapılanmaya gidilerek canlı yayın ve yapımlara özel çözümler ana faaliyet konusu haline getirildi.

Çalışmalarınız, ürün portföyünüz, çözümleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Ana ürün portföyümüzü küçükten büyüğe canlı yayın araçlarının tasarım ve imalatı oluşturmakta. Bununla beraber mobil komuta merkezleri ve mobil kriz yönetim merkezleri üzerine de AR-GE çalışmaları yapmaktayız. Başta For-A olmak üzere bazı markaların Türkiye dağıtıcılığını da taşımaktayız.

Geçtiğimiz yıl devreye aldığınız fabrikanız hakkında bilgi alabilir miyiz? Burada neler yapıyorsunuz? Hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz?

Fabrikamız Kocaeli Dilovası İMES OSB’de 4000 metre kare arsada 2000’i imalata ait, 800’ü ofis ve destek alanları olmak üzere toplam 2800 metre kare kapalı alana sahip olacak şekilde inşa edildi. Fabrika tasarım aşamasından itibaren çok çeşitli yayın araçlarını imal edeceğimiz düşüncesi ile özel olarak tasarlandı.

Fabrikada her şeyden önce kendi “Tasarım Birimi”mizi ve AR-GE’mizi oluşturduk. Bu birimi de ilk günden itibaren tüm tasarımları 3 boyutlu olarak yapacak şekilde kurguladık. Bu sayede imal edeceğimiz her yayın aracı için her parçayı ve bütün içindeki yerini 3 boyutlu ortamda prova ederek tasarımımızı gerçekleştiriyoruz. 

Devamında tasarımlarımız imalat ekibimiz tarafından gerçek nesnelere dönüştürülüyor.

Hizmet verdiğimiz ana sektör televizyon kanalları ve yapımcılar. Bununla beraber benzer fonksiyonlu araç ihtiyacı olan farklı sektörlerden gelen müşterilerimiz de var. 

Çalışma alanınızın daha çok yurtdışı yoğunluklu olduğunu düşünüyorum ama yurtiçine de hizmet veriyorsunuz değil mi?

Çok yerinde bir tespit yaptınız. SRTEK’in ana ilgi alanı yurtdışı projeleri, ancak bu yurtiçinde müşterimiz olmadığı anlamına gelmez. Daha önceleri 3. partilerle çözdüğümüz mekanik imalat kısmını yeni fabrikamıza aktardığımızdan beri çok sayıda yerli kullanıcıya çeşitli ölçeklerde ürün ve hizmet sağladık. 

Son dönemde gerçekleştirmiş olduğunuz projelerden örnekler verebilir misiniz?

Son birkaç projemiz, bizim Mini OBVAN olarak adlandırdığımız kendimize ait bir tasarım üzerinde yoğunlaştı. Bu tasarım bir panel van’da birbirinden bağımsız ses ve video kontrol odalarından oluşuyor. Cabsat fuarı için hazırladığımız araç buna iyi bir örnek. Bunun dışında iç mekânı olası en geniş hale getirilmiş ve yapım yetenekleri ön plana çıkartılmış SNG tarzında özel televizyonlara ve kamuya yaptığımız çalışmalarımız da oldu.

Geçtiğimiz günlerde Dubai’de düzenlenen Cabsat fuarına katıldınız. Fuar nasıl geçti? Çözümlerinize ilgi var mıydı?

Fuar tüm tahminlerimizi aşarak çok yoğun geçti. İlk iki günde fuar ekibinin tamamı oturup dinlenecek vakit bulmakta zorlandı. Fuara götürdüğümüz 4K Mini OBVAN açıkçası fuarın yıldızı oldu. Aracın ebadının 4K prodüksiyonu engellemeyeceğini başarılı bir şekilde sergileyen tasarımımıza ilgi çok yoğundu. Burada da asıl kökümüzün sistem entegrasyonundan geliyor olmasının avantajını gördük. Boş bir araçta olasılıkları tartışmak yerine tüm çözümü somut bir şekilde sergilememiz ziyaretçilerin beğenisini aldı.

Genelde teknoloji ithal eden bir ülkeyiz ama siz bu durumu tersine çevirmeye çabalayanlardansınız. Yerli üretimimiz uluslararası arenada nasıl karşılanıyor? Ülkemizde teknolojik üretim yapmanın sıkıntıları var mı?

Uluslararası arena artık Türk üretimi ürünlere daha olumlu bakıyor. Bu da onlarca senedir çok özenli ve adanmış bir şekilde çalışan pek çok yerli firmanın emeğinin sonucu. Biz kendi üretim maceramıza sunduğumuz ürünlerin en az Avrupa standartlarına denk veya daha iyi olması şartını koyarak başladık. Bu hedef kendisini ürünlerimizde gösteriyor ve çok olumlu tepkiler alıyoruz. Ülkemizde desteklenen yatırım konuları daha çok nüfusu direkt etkileyen başlıklardan seçiliyor. Bizim gibi niş bir konuda butik üretim yapanlar hem devletten hem de özel sektörden yeterli ilgi ve alakayı alamıyorlar.  Bu da maliyet ve üretim süreçlerimizi olumsuz etkiliyor. 

Son dönemde teknolojide yeni yönelimler var, mesela IP, 4K, 8K gibi kavramlar çok fazla öne çıkıyor. Çalışmalarınızı yaparken geleceğe yönelik altyapılar hakkında nasıl bir yol izliyorsunuz?

8K’nın gözlemlenmesi gereken ancak hala pratik uygulamalar için zor bir format olduğunu düşünüyorum. 4K ise zaten artık burada ve biz de böyle düşündüğümüz için CABSAT için hazırladığımız aracı 4K olarak kurguladık. Bir yandan da IP ve 4K HDR üzerine çalışmalarımız devam ediyor. Kendimizi sürekli güncel tutmak için sürekli araştırmaya ve öğrenmeye devam ediyoruz. 

Ufukta yeni çözümler, projeler ve hedefler var mı?

Şu an tasarım aşamasında olan genişleyen tipte bir yarı treyler yayın aracımız var. Bunda da kendi imzamızı oluşturacak bize has tasarımlar ve uygulamalar var.