Reklamı Kapat
Anasayfa > Makaleler > Görüntü Kod Dönüştürmenin Temelleri – 2
Görüntü Kod Dönüştürmenin Temelleri – 2
15.01.2018 17:30

Dosya formatları ve kodekleri tam olarak anlaşıldığında, farklı sistemler arasındaki medya alışveriş ihtiyacı netleşiyor. Prodüksiyon, post prodüksiyon, arşivleme ve dağıtım ayrı birer ada gibiler ve kendi gereksinimlerine, standartlarına ve pratiklerine göre çalışıyor. Kod dönüştürme bunlar arasında bir köprü oluşturarak sistemler arasında medya alışverişi sağlıyor ve dijital medyanın çok geniş kullanım olanaklarının yolunu açıyor.

Kod dönüştürmenin ana fikri oldukça basit; bir formattaki kaynaktan içerikleri farklı format kullanan bir sistemde yürütülebilir hale getirmek. İstenen özelikler (kare boyutu, kare hızı vb.) hem kaynak hem de hedef formatlar için aynı ise ve hedef taşıyıcı kaynaktaki başlangıç akışlarında kullanılan kodeği destekliyorsa, bu durumda hedef formattaki akışları yeniden paketlemek (doğrudan kodlama) mümkün olabiliyor. Fakat diğer tüm durumlarda kaynak akışlarının kodlarının dönüştürülmesi gerekiyor, yani yine dijital alanda kodları sıkıştırmasız bir duruma çözülürken, neredeyse aynı anda farklı bir kodek ve/veya farklı özelliklerle yeniden kodlanıyorlar. Kod dönüştürme iş akışı, akışlar kod çözme ve yeniden kodlama arasında sıkıştırmasız durumda iken diğer yollarla değiştirilmelerine de izin verebiliyor. Örneğin bir ses akışı ses yüksekliği için ayarlanabilir, ya da bir görüntü akışının boyutu değiştirilebilir, rengi düzeltilebilir veya geniş ekrana siyah yatay şeritler eklenerek (letterbox) televizyon formatına çevrilebilir.

Kod dönüştürme sonucunda ideal olarak kaynak eksiksiz olarak temsil edilir (sol), fakat dosya formatı uyumsuzlukları kaynağın bazı özelliklerinin geride kalmasına neden olabilir (sağ).

İdeal bir dünyada kodu çevrilen malzeme kaynakta yer alan tüm medya ve malzeme verisi korunurdu. Uygulamada kaynağın tüm özelliklerinin etkin olarak korunabilmesi, hedef formatın yetenekleriyle sınırlı olabiliyor. Bu açıdan malzeme verisi özellikle sorunlu. Bir kaynak özelliğinden ilgili hedef özelliğine eşleştirilemeyen içerik malzeme verisi kaybedilir, çünkü hedef dosyada konabileceği yer yoktur.

Kod dönüştürme iş akışları

Dijital medya için kullanılan dosya formatlarının amaçlarına göre büyük farklılıklar göstermesi gibi, medya endüstrisinin çeşitli segmentlerinde kullanılan iş akışlar da farklı. Bu bölümde farklı koşullarda kod dönüştürmenin nasıl uygulanacağına bakacağız. 

En basit yapılandırmalardan biri, kod dönüştürmenin dijital varlık yönetimi (DAM) uygulamalarının içerisine bütünleştirilmesi olup, burada içerik gerektiğinde kullanılacağı formatından farklı bir formatta saklanıyor. Örneğin bir haber kuruluşu canlı yayınlanan çekimleri depolamak için tipik olarak bir DAM kullanır. Bu çekimlerin bir kısma daha sonra DAM sisteminden alınıp DAM uyumlu formattan NLE uyumlu bir formata dönüştürülür, böylece düzenli çizelgelenen bir haber programı içerisine kurgulanabilir. Varlık getirme sürecinin kod dönüştürme unsuru, kullanıcıya şeffaf olmak için otomatikleştirilmelidir.

API düzeyinde bütünleşmeyi destekleyen bir kod dönüştürme sistemi, bir DAM sisteminde kayıtlı olan varlıkların bir NLE üzerinde kurguya hazır hale getirilebiliyor.

Post prodüksiyondan yayına kadar giden bir kod dönüştürme iş akışında NLE SAN ağından içerik bir istasyon ya da ağın yayın sunucularında kullanılmak üzere çevriliyor.

Biraz daha karmaşık bir senaryo, bir NLE’nin tamamlanan çıkışının bir yayın sunucusuna taşındığı durum. Örneğin yukarıdaki şekilde ISIS veya Unity bellek alan ağı (SAN) içeren bir Avid NLE sistemi görülüyor. Post prodüksiyon efektlerin birleştirilmesi ve görselleştirilmesi dahil tamamlandığında, SAN NLE’nin çalışma formatında, bu durumda DNxHD bir dizi tamamlanmış görüntü segmenti içerir. 

Post prodüksiyondan yayına kadar giden bir kod dönüştürme iş akışında NLE SAN ağından içerik bir istasyon ya da ağın yayın sunucularında kullanılmak üzere çevriliyor.

NLE’nin yaratacağı bir QuickTime referans dosyası, San üzerindeki, bu DNxHD görüntünün segmentlerine bir dizi aman kodu referansından oluşuyor. QT-Ref dosyası bir takip klasörüne çıkış yapılarak, kod dönüştürme sistemi yapılacak iş olduğuna dair uyarılıyor ve kodu dönüştürülecek kaynak malzeme gösteriliyor. Ardından kod dönüştürücü SAN’a erişiyor ve QT-ref dosyasında belirtilen DNxHD malzemesini yayın sunucusuyla uyumlu bir hedef formata dönüştürüyor; bu durumda hem HD sinyali hem de SD sinyali için Grass Valley’in patentli GXF formatına. 

İçeriğin hem yerel hem uzak, kayıtlı veya canlı birden fazla kaynaktan geldiği yayın istasyonları ve kablo ağları için bir iş akışı tasarlarken yapılandırma daha da karmaşıklaşıyor. Maksimum verimlilik için bu tip sistemler, promosyonlar için kullanılan şirket içi NLE’ler, Pathfire veya Pitch Blue gibi dağıtım ağı kaynakları, Extereme Reach, Javelin gibi dağıtım hizmetlerinden reklamları kaydeden dijital sunucular gibi çeşitli içerik kaynaklarıyla kesintisiz bütünleşmelidir. 

Kod dönüştürmeyi yürüten bir içerik kayıt sistemi, bir istasyon veya ağda içerik yönlendirme için verimli bir merkez nokta olarak hizmet verebilir.

Yukarıda görüldüğü gibi çok girişli bir sistem, tüm kaynaklardan gelen içeriğin yayın sunucularına ve  internet dağıtım sunucularına giderken geçtiği bir merkez nokta olarak hizmet verip verimliliği mümkün olan en yüksek düzeye çıkarabiliyor. 

Son yıllarda önemi çok artan başka bir karmaşık senaryo, içeriğin Web veya OTT için yeniden tasarlanıp kullanılması. Bu durumda içerik, başlangıçta karasal veya kablolu yayın için oluşturulmuş programlardır ve iTunes Store gibi mobil aygıtlara ve masaüstü bilgisayarlara indirmek için hazırlanmaktadır. Bir sonraki şekilde gösterildiği gibi sadece çözünürlüğü HD’den (1920 x 1080) iPhone uyumlu geniş ekrana (640 x 360) çevirmek değil, reklam arası kısımları tek bir dosyada birbirine ekleyip sağ alt köşeye uygun bir logo eklemek gibi bir dizi adım da gerektiriyor. 

Gerekli olan şey bu adımları mümkün olduğunca az manuel müdahale ile tamamlamak, çünkü iş gücü pahalı ve tekrar kullanılan medyadan kazanç değişken ve belirsiz. Bu uygulama için en etkin kod dönüştürme sistemi, tüm bu ilgili görevleri de yerine getirebilen tek bir otomasyonlu ortam olacaktır. Bu ortam çok az kullanıcı müdahalesi gerektirmeli, dosyaları medya karakteristiklerine veya malzeme verilerine göre akıllıca yönlendirirken, aynı zamanda kalite kontrol ve analiz de yapabilmeli.

Her koşulun teknik özeliklerinden bağımsız olarak, kod dönüştürme yeteneklerini bütünleştirmekte olan bir tasarımcı için temel soru, kod dönüştürücülerin iş akışı içerisinde nereye konacağıdır.

Geniş bir merkezi kod dönüştürme kapasitesinin yönetilmesi ve tutarlı sonuçlar üretilmesi kolay olabilir, ama farklı tipte görevler için çoklu iş akışlarını destekleyebilen esnek bir ağ gerektirir. Öte yandan birden fazla özel amaçlı kod dönüştürme sisteminin her biri tek başına basit olabilir ama genel olarak daha fazla bakım zorluğu getirir. Yapılan işin hacmi büyüdükçe, merkezi bir sistemin daha verimli olması muhtemeldir.

İdeal yeni medya iş akışı, kod dönüştürmeyi birleşik, otomasyon ağırlıklıbir ortam içerisinde bütünleştirerek çok adımlı bir işlem süreci sağlıyor.

Sonuç

Eksiksiz bir kod dönüştürme çözümünün, desteklediği dosya formatlarının başlıca her bileşenini (ses akışları, görüntü akışları, oynatım ve içerik malzeme verileri) hesaba katması gerekiyor. Genel işlemlerin az kullanıcı müdahalesiyle gerçekleştirilebilmesi için otomatikleştirilebilmelidir. 

Çözüm iş akışının aynı noktasında olması gereken diğer görevleri yürüten bileşenlerle kesintisiz bütünleşmeli ki içerik kaynaktan hedefe kadar mümkün olduğunca pürüzsüz işleyebilsin.

Kodekler ve formatların her biri beli bir uygulamaya göre düzenlendiği için, yetenekleri yapıları gereği farklı, ve birinin özellikleri diğeriyle her zaman kolayca uyuşmuyor. Bu farklılıklar var olmaya devam ettiği sürece, bir kaynağın bazı özelikleri yanlış yorumlanabilir. Ama bunun nedeni kod dönüştürmeyi günümüzün ve yarının yapım ve dağıtım süreçlerinin kaçınılmaz bir parçası yapan farklılıklar. Geçmişe baktığımızda görüyoruz ki gelecek bize dijital medyayı yaratma, kurgulama, saklama, iletme ve kullanmakta daha da fazla yöntem getireceğini kestirebiliyoruz. Kod dönüştürme, bu geleceği mümkün kılan karşılıklı çalışma uyumluluğunu sağlıyor.

Telestream ve Vantage Transcode 

Telestream’in sağladığı dünya kalitesinde canlı ve isteğe bağlı dijital görüntü araçları ve iş akışı çözümleri, tüketicilere ve işletmelere masaüstü bilgisayarlarındaki tüm kuruluştaki medyayı dönüştürme imkanı veriyor. Telestream ürünleri görüntü çekim ve kayıt, canlı ve isteğe bağlı kodlama, kod dönüştürme, playout, dağıtım, canlı internet akışı, iş akışı otomasyonu ve yönetimi dahil dijital medyanın tüm kullanım sürecine yayılıyor.

Medya, eğlence, kurumlar, eğitim, hükümet, içerik yaratıcıları ve tüketiciler, dijital medya iş akışlarını kolaylaştırmak için Telestream’e güveniyor. Güçlü ürünler, güvenilir müşteri desteği, ve karmaşık video ortamlarındaki değişen gereksinimlere hızlı yanıt, Telestream’e otomatik ve kod dönüştürme tabanlı dijital medya iş akışı çözümleri alanında öncü firma olarak dünya çapında bir ün kazandırdı. 

Telestream Vantage Transcode günümüzün çok formatlı, çok satıcılı görüntü ortamlarında dosya format çevrimini kolaylaştırıyor. Başlıca tüm SD ve HD yayın sunucuları, kurgu sistemleri, akış sunucuları, kablo VoD sunucuları, web, mobil ve el aygıtı dosya formatları arasında görüntü ve sesler malzeme verisiyle birlikte otomatik olarak çevriliyor. Telestream’in eksiksiz Vantage ürünleri serisi, otomatik karar verme özelliği getirerek ve karmaşık işlem adımlarını otomatik, kolay yönetilen bir iş akışı içerisinde birleştirerek kod dönüştürme iş akışlarında çıtayı yükseltiyor. Vantage kurumsal sınıftan sistem yönetim ürünleri, yüksek hacimli görüntü iş akışları için daha da üst düzey görünürlük ve denetim sağlıyor.