Alkol kültürü, öteden beri var olan ve insan etkileşimleri açısından çok etkin bir rol oynayan meyhanelerin ortaya çıkmasına neden olmuş köklü bir birikimdir (Mandelbaum, 1965: 291). Alkol alma bazı toplumlarda günlük bir rutin olarak yaşanırken, bazı toplumlarda özel günler için düzenlenen törensel toplantılarda yaşanmaktadır. Her durumda alkol, özel günlerin ve duyguların içkisi olarak algılanmakta ve özel mekân ve zamanlarda tüketilmektedir (Gamella, 1995: 268). Alkolü sarhoş olup kendini kaybetmek için değil, birlikte olduğu insanlarla daha yakın ve samimi olmak veya sağlık nedenleriyle kültüre dönüştüren toplumlarda da örgütlü bir içki kültürü oluşmuş, özel mekânlar tesis edilmiştir (Nielsen ve Mai, 2017: 286). Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, içkinin çok tüketildiği tüm ülkelerde alkol tüketimi için özel mekânlar yapılmış ve bu mekânlara özgü kültür oluşmuştur.
Alkol tüketimi ve meyhane kültürü, günlük yaşam kültürünün içinde olan ülkelerde doğal olarak filmlere de yansımış, film öykülerindeki bazı planlarda alkol tüketimi ve meyhane görüntüleri yer almıştır. İçki tüketiminin günlük yaşamın doğal bir unsuru olduğu Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa ülkeleri gibi ülkelerde içki ve meyhane görüntüleri de doğal olarak filmlerin içinde yer almıştır (McIntosh vd., 1999: 1192). Filmlere yansıyan alkol ve meyhane görüntülerinde yalnızca alkol tüketimi ve mekânlar değil, alkol tüketenlerin ve meyhanede bulunan diğer kişilerin de karakter tahlilleri yapılmış, bazı filmlerde toplumsal analizler söz konusu olmuştur (Rawnsley, 2012: 104).
Gelenekçi bir bakış açısıyla, halkının çoğu Müslüman olan Türkiye’de, filmlerde, İslam dininin yasakladığı alkol veya meyhane görüntüsü içeren planların bulunması izleyiciyi rahatsız etmektedir. Bu nedenle alkol ve meyhane görüntüleri filmlere yansıtılmaz (Yorulmaz ve Blizek, 2014: 14). Ancak gayrimüslim etnik grupların da yaşadığı Türkiye’de, sinemanın gelişi ve meyhane kültürü de onlarla birlikte başladığı için, alkol ve meyhane içerikli planların sinemadan tümüyle uzak kalması da düşünülememektedir (Dressler, 2015: 23). İlk Türk filmlerinden başlayarak pek çok filmde alkol ve meyhane planlarına rastlanmaktadır.
Sinemanın Türk halkıyla buluştuğu Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde bazı film gösterimlerinin meyhanelerde yapıldığını bilmek gerekmektedir. Çünkü o dönemde meyhaneler, günlük toplumsal yaşamın etkin bir mekânıdır (Öztürk, 2013: 257). Toplumsal yaşamın, duygusallığın, kritik tartışmaların ve hesaplaşmaların, dertleşmelerin, dertlere çözüm bulmanın temel mekânlarından birisi olan meyhaneler, doğal olarak Türkiye’de de sinemaya yansımış, özellikle sosyal içerikli veya aşk temalı filmlerde mutlaka yer almıştır.
Türk Sineması’nda meyhane, hemen her zaman birbirini tanıyan kişilerin gelip dertleştiği musahabe ettiği, şakalaştığı, bazen tartıştığı mekândır. Meyhane genellikle mahallenin bir unsurudur ve mahalleli zaten birbirini tanımaktadır. Filmlerde meyhane, tamamen aydınlık olmayıp, biraz loş bırakılarak gizemli bir ortam oluşturulur (Sözen, 2013: 163). Filmde mekân, bazen konuyu en çok anlatan, tema hakkında en çok fikir veren unsurdur. Bu bağlamda meyhaneler de bir filmde, özellikle hesaplaşmaların, duygusal ilişkilerin, nüktelerin temel mekânıdır (Hutcheon, 2003: 45). Mahalle delikanlılarının hesaplaşmaları, aşık gençlerin dertleşmeleri, sırlarını ortaya koyma genellikle meyhanede gerçekleşmektedir.
Atıf Yılmaz’ın 1966 yılında çektiği Ah Güzel İstanbul adlı filmde başrolde oynayan Sadri Alışık, Haşmet karakteriyle filmin başlıca mekânlarından biri olan meyhaneden seslenir. Haşmet, servetini kaybetmesine rağmen bakkal, balıkçı ve artık figüran rollerine düşmüş meyhane arkadaşları nezdinde sevilen sayılan biridir ve sık sık meyhanede bir araya gelerek dertleşirler (Bostan, 2018). Safa Önal’ın 1969 yılında çektiği ve başrolünde Zeki Müren’in oynadığı İnleyen Nağmeler filminin can alıcı sekansları meyhanede geçmektedir.
Memduh Ün’ün 1958 yılında çektiği Üç Arkadaş adlı filmde de meyhane ana mekânlardan biridir ve en duygusal olaylar burada yaşanır. Kör olan Gül’ün dramatik maceralardan sonra gözleri açılır ve Gül ünlü bir şarkıcı olur. Meyhaneci Halil pikaba Gül’ün plağını koyar ve 3 arkadaş meyhanede duygusal anlar yaşar. Türk halkı filmi o kadar sevmiştir ki, Memduh Ün 1971 yılında filmin 2. versiyonunu çeker.
Yücel Uçanoğlu’nun 1981 yılında çektiği ve başrolünde Müslüm Gürses’in oynadığı İtirazım Var adlı filmin pek çok bölümü meyhanede geçmektedir. Atıf Yılmaz’ın 1983 yılında çektiği ve başrollerinde Türkan Şoray ve Cihan Ünal’ın oynadıkları Seni Seviyorum adlı filmin ana mekânlarından biri meyhanedir.
Atıf Yılmaz’ın 1985 yılında çektiği Adı Vasfiye adlı filmde, yeni kitabı için konu sıkıntısı çeken bir senarist, “Sevim Suna” adlı bir pavyon şarkıcısının sokakta bir duvarda asılı olan afişine bakarken, ilk anlatıcı olan Emin yanında belirir ve onu bir meyhaneye götürür. Burada, gerçek adı “Vasfiye” olan pavyon şarkıcısı Sevim Suna ile çocukluktan gençliklerine uzanan ilişkilerini, evliliklerini, askerlik sonrasında ayrılışlarını anlatır. Filmdeki pek çok ipucu meyhanede verilir.
Türk Sineması’nın ünlü ikililerinden Kemal Sunal ve Şener Şen’in de meyhane sekansları ünlüdür.
2007 yılında Özcan Alper tarafından çekilen Sonbahar adlı filmde, sonbaharın kendini yavaş yavaş kışa teslim ettiği günlerde, Yusuf Mikail ile gittiği bir meyhanede fahişelik yapan genç ve güzel Gürcü kızı Eka ile karşılaşır. Film öyküsü bu karşılaşma üzerine kurulur ve devam eder (Kültür Sanat, 2009).
Türkiye, dinsel inancı ve geleneksel yaklaşımları nedeniyle içki ve meyhane konusuna mesafeli olmakla birlikte, Türk Sineması, başlangıç yıllarından itibaren batıdan gelen esintilerle yapımlarında içki ve meyhaneye zaman zaman yer vermiştir. Öyle ki, bazı filmler neredeyse tümüyle alkol ve meyhane üzerine kurularak çekilmiştir. Özellikle Amerikan filmlerinin çoğunda bulunan bar ve sarhoş unsurları, Türk Sineması’nda da meyhane ve meyhanede dertleşen veya tartışan karakterler olarak karşımıza çıkmaktadır.
Türkiye’de mahalle kültürünün henüz çözülmediği yıllarda meyhane, mahalle kültürünün bir parçası olarak algılanmış, mahallenin muhafazakâr sakinleri karşı çıksa da, meyhane, dertlilerin mekânı olarak değerlendirilmiş ve kültürel yapı içinde korunmuştur. Meyhaneler, Türk filmlerine de dertlilerin dertlerini paylaştığı, âşıkların meyhane ehlinden akıl aldıkları, babacan meyhanecinin herkese şefkat ve merhametle yaklaştığı, hepsinden öte toplumsal dayanışmanın, yardımlaşmanın mekânı olarak yansımıştır.
Özellikle 1960-70 döneminde yapılan filmlerde Türk mahalle kültürünü perdeye taşıyan meyhane sekansları, Türk toplumundaki değerleri, kutsalları, arkadaşlık ve dostluk ölçütlerini, yaşamsal paylaşımı apaçık ortaya koyan yapıtlar olmuştur.
Kaynaklar
- Akbulut, U. (2016). Meyhanelerle Mukaddes Mekânlar Arasında Mesafe Tayini: Sultan II. Abdülhamid Devri İstanbul’undan Örnekler. Karadeniz Araştırmaları, (49): 211-224.
- Dressler, M. (2015). Historical Trajectories and Ambivalences of Turkish Minority Discourse. New Diversities, 17 (1): 9-26.
- Gamella, J. F. (1995). International Handbook on Alcohol and Culture. Spain. 254-269.
- Hutcheon, L. (2003). From Page to Stage to Screen: The Age of Adaptation. The University Professor Lecture Series, 39: 36-52.
- İstihbaratalani (2018). İstanbul Meyhaneleri. https://istihbaratalani.files.wordpress.com/2013/02/stanbul-meyhaneler.pdf. 12.10.2018.
- Kültür Sanat. (2009). Sinema: Sonbahar. http://www.emo.org.tr/ekler/41fa9a55fc000c0_ek.pdf?dergi=. 12.10.2018.
- Mandelbaum, D. G. (1965). Alcohol and Culture, Current Anthropology, 6 (3): 281-293.
- McIntosh, W. D. ve Smith, S. M. ve Bazzini, D. G. ve Mills, P. S. (1999). Alcohol in the Movies: Characteristics of Drinkers and Nondrinkers in Films from 1940-1989. Journal of Applied Social Psychology, 29 (6): 1191-1199.
- Nielsen, A. S. ve Mai, A. M. (2017). Alcohol and Culture: An Introduction. Nordic Studies on Alcohol and Drugs, 34 (4): 285–288.
- Ögel, K. (2018). Türkiye’de Alkol Kültürü. http://www.ogelk.net/Dosyadepo/alkol_kulturu_kultegin_ogel.pdf. 12.10.2018.
- Öztürk, S. (2013). Türk Sinema Tarihinin Altpolitikası. Selçuk İletişim, 8 (1): 251-262.
- Rawnsley, M. Y. T. (2012). Cinema, Identity, and Resistance: Comparative Perspectives on A City of Sadness and The Wind that Shakes the Barley. Taiwan in Comparative Perspective, 4: 89–107.
- Sözen, M. (2013). Sinemada Anlam Yaratan Bir Öğe Olarak Işık Tasarımı ve Örnek Çözümlemeler. Selçuk İletişim, 7 (4): 152-168.
- Turan, N. S. (2018). Geleneksel Toplumda Yasağın Cazibesi Osmanlı Toplumunda İçki. Evrensel Kültür, https://www.academia.edu/6115952/Geleneksel_toplumda_yasa%C4%9F%C4%B1n_cazibei_Osmanl%C4%B1_toplumunda_i%C3%A7ki?auto=download. 12.10.2018.
- Yorulmaz, B. ve Blizek, W. L. (2014). Islam in Turkish Cinema. Journal of Religion & Film, 18 (2): 1-21.