Film yapımcısı Charli Doherty şunları söyledi: “Bwindi Impenetrable National Park eşsiz bir yer. UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan bu milli park, dünyadaki biyolojik çeşitliliğin en fazla olduğu yerlerden biri. Ekran aracılığıyla, izleyiciyi bu inanılmaz ekolojik alana götürmek ve yerel halkın yanı sıra yabani hayatı koruma görevlilerinin üstlendiği çok önemli koruma çalışmaları hakkında izleyiciyi de bilinçlendirmek istedik."
Dünya Ulusal Park Koruyucuları Günü'nde yayınlanan ve That Gorilla Brand tarafından Uganda Yabani Hayatı Koruma Kurumu ve The Gorilla Organization ile ortaklaşa hazırlanan ilham verici bir belgesel “The Hearts of Bwindi”, izleyiciyi Uganda'da koruma altında olan bu nefes kesici alana gerçekten alıp götürüyor.
Yakın zamanda yayınlanacak uzun metrajlı film “Maji” ile birlikte çekilen “The Hearts of Bwindi” üzerinde çalışan ve Görüntü Yönetmeni Will Hadley, kurgu uzmanı Olly Cooper, yapımcı Tom Neish ve yönetmenliğin yanı sıra kamera, ses kaydı ve renk uzmanlığını da üstlenen Doherty’den oluşan Biscuit Bunker'in küçük yapım ekibi, çekimlerin Blackmagic Design kameralarıyla ve kurgu ile tamamlama işlemlerinin de Blackmagic Cloud aracılığıyla DaVinci Resolve Studio'da yapıldığı bir iş akışı üzerinde ortak çalıştı.
Doherty şunları açıkladı: "URSA Mini Pro 12K ve Pocket Cinema Camera 6K Pro ile çekim yapan iki kameralı bir kurulumumuz vardı. Tamamı Blackmagic ürünlerinden oluşan bir iş akışı kullanmanın en önemli avantajı, sadece donanımla yapabildikleriniz değil aynı zamanda yazılımla da yapabildiklerinizdir. Her ne kadar ben Berlin’de ve Olly İngiltere'nin güneyinde yaşıyor olsa da filmin kurgusu üzerinde çok yakın bir işbirliği yaptık. Bu; donanım, kayıt ve post prodüksiyon süreçleri boyunca kusursuz bir şekilde çalışan tam bir ekosistem.”
DOĞA VE BAKIM
“The Hearts of Bwindi” filmi, hepsinin arkaplanında ormanın yer aldığı, Ulusal Park görevlilerinin ve köylülerin çok ayrıntılı görüntüleri ve bunlara karşı böceklerin ve yabani hayvanların çok canlı renkli makro çekimleri ile dolu. Fakat, tamamen sinematik olan dokunuşlar da var. Bir kuş sesi eşliğinde ağaç tepelerini gösteren bir geniş plan çekim ile yapılan bir geçişte bunun aslında bir park görevlisinin ıslığı olduğu ortaya çıkıyor; bu da filmde hakim olan doğa ile yakın bağ duygusunu güçlendiriyor. Park görevlileri kaçak avcıların varlığı konusunda uyarıldıklarında, film, bir odaklayıcı yardımıyla çekilen çömelmiş bir dizi koruyucunun görüntüsünden, ormana daldıkları esnada 5 fps'lik stilize edilmiş bir çekime geçiş yapıyor.
Hadley şunları söyledi: "Bir belgesel çekimi esnasında, bir ormanın içinde koşmak birçok zorluğu beraberinde getirir. Çok fazla nem, rutubet ve çamur var ve hem kameralar hem de bizim için zor olabilecek bir sürü unsur var. Her günün sonunda cihazlara yaptığımız bakım sayesinde herhangi bir sorun yaşamadık.”
Hadley, DZO Zoom lenslerle çekim yaptı. Hadley şunları belirtti: "Belgesel için esnek bir seçenek ama sağladıkları dokuyu beğeniyorum. Ormanı ve çevreyi kaydeden B roll çekimlerinin yanı sıra çok sayıda geniş çekim için birkaç tane süper geniş prime lenslerimiz de vardı. Buna ek olarak, bu dev destansı manzaralarla kontrast sağlamak için önemli olan karıncaların, böceklerin ve orman tabakasının ayrıntılı makro çekimleri de var.”
URSA Mini Pro 12K'nın 14 duraklı dinamik aralığı ve Pocket Cinema Camera 6K Pro'nun 13 duraklı dinamik aralığı, ekibin üzerinde çalışabileceği çok miktarda detay sağladı. Doherty şunları ekledi: "Sürekli olarak gölgelere doğru çekim yaptığımız için, dinamik aralık inanılmaz derecede önemli. Ağaç tepelerini çok çektiğimizden, park görevlilerinin üstündeki alan çoğu zaman çevreden ibaretti. Gökyüzünü kırpmadan cilt ve gölgelerdeki tüm ayrıntıları yakalayabildik.”
Doherty şunları ekledi: "Pocket Cinema Camera’da tam sensörlü 6K çekim yaptık, fakat URSA 12K'nın harika yanı, farklı çözünürlükleri harmanlama imkanı. 8K'da birkaç sahne çektik ama çoğunlukla 4K'da çekim yaptık. Sensörü kırpmadan çözünürlüğü artırma seçeneği, inanılmaz bir yenilik. Görünüm açısından çok filmsel ve elde etmeye çalıştığım estetik de buydu.”
Doherty, DaVinci Resolve Studio'yu kullanarak renk derecelendirmesindeki sinematik görünümü daha da geliştirdi. Doherty buna ilişkin şunları ifade etti: "Sonlara doğru bir Kodak 2383 LUT uyguladık, fakat post prodüksiyondaki işlerin büyük bir kısmı, birkaç gün boyunca çok farklı ortamlarda ve aydınlatma koşullarında, farklı kameralardan alınan görüntüleri eşleştirmekten ibaretti.”
Havadan çekimler için bir drone kullanıldığından, Doherty drone çekimlerini diğer çekimlerle eşleştirmek zorunda kaldı. Doherty şunları da belirtti: "Resolve'deki renk saptırma aracı bunun için idealdi. Örneğin, drone çekimlerinin yeşil renkleri URSA'dan çok farklıydı, fakat sadece o rengi seçip ilgili araçla değiştirerek eşleştirme ve hepsini tutarlı hale getirme olanağımız vardı."
GRUP BAŞARISI
Filmin yüzde 95'i görüntü yönetmeni tarafından çekilmiş olsa da Doherty ve Neish çekimde yardımcı olabildi. Doherty şunları ekledi: "Benzer sahnelerin birden fazla tekrarını çektik ve çapraz çekim yapmak zorunda kaldığımız anlar oldu, bu nedenle, farklı bir açıyı çekebilmek için elimizde başka bir kameranın olduğunu veya bir gimbal ile takip çekimi yapmak istediğimizde Pocket Cinema Camera’nın süper geniş bir lensi olduğunu bilmek harikaydı. Kapsamlı çekim için harika. Bunu yapmak için çok kısıtlı bir zamanımız vardı ve çevrede hızla hareket ettiğimizden, ikinci kamerada bir seçeneğe ve farklı bir görünüme sahip olmamız, bize daha fazla seçenek sundu."
URSA Mini Pro 12K'nın dahili ND Filtreleri, belirli çekimler için gereken pozlama ve alan derinliğindeki ani değişimin kontrol edilmesinde yardımcı oldu. Hadley şunları belirtti: "Dahili ND'lere sahip olmak, konuya ince ayar yapmamızı sağladı. Orman renk açısından çok yoğun, bu yüzden onu bir palet olarak kullandık ve cilt tonlarının güzelliği yakın plan çekimlerde gösterildi."
Doherty sözlerine şunları ekledi: "Bir Tilta Follow Focus sistemimiz vardı ve çekimler daha hareketlendiğinde, netlemeyi yönetmenin monitöründen yapıyordum. Sanırım filmin en sevdiğim sahnelerinden biri, Will'in ormandan bir görevlinin üzerine odaklamasıydı, yani doğadan insana çektiği andı. Hikayenin ilerlemesini takip etmemizi sağlayan görsel değişimi çok beğeniyorum, izleyicinin ilgisini ormandan park görevlilerine kaydırıyor.”
Doherty, filmin izleyiciler üzerinde de benzer bir etki bırakmasını umuyor ve şunları belirtiyor: “Umarım insanlar yabani hayatı koruma görevlilerinin çalışmalarını araştırırlar. Kaçak avcıları yakalamanın yanı sıra, yabani hayata karşı işlenen suçlara karşı sürdürülebilir alternatifler sunan topluluklar ve kuruluşlarla ortaklıklar kuruyorlar. İnanılmaz derecede kıymetli bir iş; dünyadaki tüm yaşam için hayati önem taşıyan biyo çeşitliliği koruyorlar.”
Blackmagic Design ürünleri hakkında ayrıntılı bilgi için 0212 222 45 02 numaralı telefondan MediaCast’i arayabilirsiniz.