Güney Afrika’da yayınlanan The Voice yetenek gösterisi programı üçüncü sezonunda da her zamanki gibi popüler. “Canlı gösteri” aşamasına yeni girdi ve Fairland’deki Mosaiek Teatro’dan M-Net, DStv 101 üzerinde yayın yapıyor. Bu yıl televizyon programı tüm teknik tedarik işini yürüten Multi-Media tarafından sağlanan L-Acoustics L-ISA Hyperreal Sound teknolojisi sayesinde stüdyo izleyicilerine yepyeni bir ses deneyimi sunuyor. 

Multi-Media firması popüler yarışmanın dört yıl önce başlamasından bu yana The Voice ile çalışıyor. Bu süre içerisinde şirket büyüdü ve canlı etkinliklerde daha fazla rol aldı. Bu yılın başında üst düzey bir ses sistemine yatırım yapmak için doğru zaman olduğuna karar verdi ve başlangıçta 30 adet L_Acoustics Kara, 12 tane SB18, 4 KS28, 7 LA12X yükselteçli denetleyici ve Mosaiek Teatro L-ISA yapılandırması için 18 Kara, 4 SB18 ve 5 LA12X satın aldı. 

Mosaiek Teatro yapılandırmasındaki her birinde dokuzar tane Kara olan beş hoparlör grubu, bir Scene sistemi olarak sahne genişliği boyunca yerleştirildi. Merkezi KS28 bas hoparlörleri tüm mekanda kesintisiz ses kapsamı sağlıyor. İki yanlardaki altı tane Kive II Extension sistemi olarak çalışıyor ve ses deneyimine daha geniş bir panorama sağlıyor. Ön dolgular iki adet X12’den oluşuyor ve mekanın genişliği nedeniyle dış yanları kapsamak için iki tane ek ARCS WiFo var. Sahne monitörü için Multi-Media ışıklandırma ızgarasında iki adet askılı X12 ve sahnenin yanlarında 2 X12 var. 

Multi-Media Ses Mühendisi Adriaan van der Walt şunları söyledi: “L-ISA ile diğer ürünleri birbirine bağlayan birkaç yeni özelliğe sahip. SD Range’in yapılandırılma yeteneği inanılmaz. Öyle bir kurdum ki, sadece üç butona basarak istediğim her yerde olabiliyor, her şeyi yapabiliyorum. Elbette düzenlemek ve programlamak biraz aman alıyor, ama operasyon moduna bir kez geçtiğinizde onunla çalışmak harika.”

Sistem Waves Multi-Rack, L-ISA Controller, Multitrack Recording ve yoğun bir Optocore omurgayı bütünleştiriyor. Walt ekledi: “Arka planda olması gereken çok miktarda yönlendirme ve ekleme bağlantısı vardı. İlk Optocore döngüsünden maksimum çıkış almayı başardık, 500’den geriye sadece 40 ses bağlantısı kaldı.”

The Voice karmaşık ve yoğun bir gösteri, performanslar arasında bazen sadece 15 saniye oluyor ve Walt birinden diğerine çok kolay atlayabiliyor. 

Ses sisteminin kurulumunda benzerlikler olsa da, Walt miks yaklaşımının alıştığından çok farklı olduğunu söylüyor. “Deneyim, kendinizi yeni bir yola yönlendirebileceğiniz anlamına gelir. Yaratıcı girdiniz L-ISA ile daha değerli hale geliyor. Uzamsal olarak ayrı durduğunu düşündüğünüz şeyleri yerleştirmenize ve müziği canlandırmanıza imkan veriyor. Bu miksi inanılmaz etkiliyor ve olanakları sınırsız hale getiriyor.” 

İlk ses kontrolden önceki haftaları Walt uykusuz gecelerle geçirerek uzamsal yerleşme salonun yapılandırması üzerinde çok düşündü.

Farklı markaların ve farklı teknolojilerin bütünleştirilmesi, sistemi tasarımcıların hayal ettiğinden de öteye taşıdı.

Walt ekledi: “L-ISA yeni bir teknoloji ve sesin geleceği olduğunu hissediyoruz. İzleyicileri gerçek anlamda sarıyor. İlk olarak hoparlörler kullanarak bir sahne yaratabiliyoruz. 96 nesnenin hepsi bu alandaki neredeyse her yere yerleştirilebiliyor, bu sayede müzik aletlerinin seslerinin ne taraftan geldiğini, sahnede nereye yerleştirilmiş olduklarını duyabiliyorsunuz. Bir vokalist ayağa kalkıp sahnede ileri geri yürürse, vokalisti sanatçıyı takip edecek şekilde hareket ettirebiliyoruz. Sistem duyduğunuzla gördüğünüzü birbirine bağlıyor; artık sanatçının nereden performans sunduğunu tam olarak bilebiliyorsunuz.”

L-Acoustics ürünleri hakkında ayrıntılı bilgi için 0212 212 80 75 numaralı telefondan A+SF’yi arayabilirsiniz.