FX Networks için çekilen harika bir 4K HDR yapım olan Devs, 2020 yılının en çok alkışlanan televizyon programlarından birisi. Sekiz bölümlük mini dizi, gerekircilik ve bireyselliğin, özgür irade ve hayatta olmanın felsefi ve entelektüel keşfi ile teknolojinin insanlığın duygusal gereksinimlerini ve girdilerini nasıl şekillendirdiğiyle ilgili bir yapım. 

Yapımda daha önce de birlikte çalışmış olan Görüntü Yönetmeni Rod Hardy ile Yönetmen Alex Garland işbirliği yaptılar. Devs için Hardy mümkün olan her ortamda Sony VENICE kamerayı tercih etti. 

Devs’in yüz günden uzun süren çekimleri en çok Kuzey Kaliforniya’da, altı haftası Manchester’da stüdyoda gerçekleştirildi ve renk derecelendirme çalışması Londra’da iki aydan fazla sürdü. Rob Hardy, Devs dizisindeki Sony VENICE kamerayla olan deneyimini anlattı. 

Rob Hardy’nin sinematografiye olan yaklaşımı

Bence sinematografinin biçimsel bakış açısıyla hedefi her zaman sadece öyküye hizmet etmektir. Başka bir bakış açısıyla öyküye yakınlık kurmanın bir yolu olarak kararlı yaklaşım fikrini seviyorum. Kameranın önünde neler oluyorsa olsun, kendimi daima orada hissederim. Alex ile benim estetik anlayışlarımız, özellikle uzun planlar için birbirine çok benziyor. Bu da izleyicileri olayın içine çekme düşüncesine yardımcı oluyor. Kesimlerin arasına saklanmıyor, tam tersi elimizden geldiğince dürüst olarak gösteriyoruz. 

Bir sahneyi kadrajlayabileceğiniz birçok yol var. Ama benim için daima kendini ifade eden en iyi seçenek olur. Baştan sona akan görsel bir film varsa daha da iyi. Öyküyü anlatan bir karede benim için her zaman estetik olarak hoş bir şey vardır, bu bizi oyunculara yaklaştırır ama içinde bulunduğumuz ortamı asla gizlemez. Bir kare tüm bunları yapabiliyorsa şahanedir. Kompozisyon bakış açısıyla bu ilk tepkidir.

Yönetmen Alex Garland ile birlikte çalışmak

Alex Garland ile olan ilişkim aslında film yapımcıları olarak gerçekten işbirliği yapmanın ne olduğunu anlama fikrine dayanıyor. Alex Garland kesinlikle çok entelektüel bir adam, harika bir yazar, parlak bir yönetmen ve her zaman öyküyü oluşturan ve anlatan her bir unsuru anlamak istiyor. Dünya üzerinde ortak bir bakış açısı.

Ex Machina çekimi ve Sony F65

Projelerin büyük çoğunluğunu filme çekmek üzere eğitim aldım ve böyle de yaptım, bu nedenle çekim yaparken öyküyü duygusal ve görsel olarak hissetme fikrine alışkınım. Dijitalde, filmde olduğu gibi kamera seçiyorsunuz. Filminizi temelde test odasında görürsünüz. Görüntülere kişisellik ve özel bir bakış açısı kazandıran şey, kamera ile lens kombinasyonu. 

Sony F65 ile Ex Machina çekimi, bir sinema filmini tamamen dijital çektiğim ilk uzun metrajlı film. Sevdiğim Xtal Xpress Anamorphic lensleri kullanacağımı biliyordum. Her lens el yapımı ve çok özel bir kişiliğe sahip. Bu lensler camdaki en ince ayrıntıları yakalayacak bir kamera gerektiriyor. Ve F65’teki sensörün tam da bunu yapacağını öğrendim. Vizörden baktığımda camla benim aramda hiçbir şey yoktu. Filmle çekime geri dönmek gibiydi.

Test odasında her zaman mümkün olduğu kadar demokratik olmayı severim. Her defasında her şeyi test ederiz. Daima. Çünkü neler olacağını önceden bilemezsiniz ve filmin görünümü kendisini o test odasında ortaya koyar. Görüntünün tüm teknik yönlerini inceledikten sonra hepimiz otururuz ve hangisinin hangi kamerayla çekildiğini bilmeyen odadaki herkese hangi görüntüyü beğendiğini sorarım. Yanıt hep F65 olur. 

VENICE Extension System stüdyo çekimlerinin bütünleşik bir parçası oldu

Manchester’da kendisine yeterli bir stüdyoda çekim yapıyorduk. Çok uzun planlar çektiğimiz için ana kamera iki veya üç karakter arasında adeta dans ederek dolaşıyordu. İkinci bir kameramız da vardı ve ben dolly üzerinde karışıklık yaşamak istemiyordum. Panavision, orijinalde kablolu donatımlar için tasarlanan bir seyahat tipi çok küçük kafa olan Stabileye adlı harika aygıtı tavsiye etti. Sony VENICE kameranın boyutu, pan ve tilt hareketleri için kısıtlayıcı olarak büyüktü. VENICE “umbilical cord” modeli, bir uzaktan kumandalı kafa olarak kullanabileceğim lensli sensör bloğundan oluşuyor.  

“Umbilical cord”un ucundaki VENICE sensör bloğu ile çalışırken, iç setin dışına çıkıp bir monitörle tekerlekler üzerinde çalışabildim. B kamerasını görebildiğim başka bir monitör de kullanabildim. İçeride dolly’yi iyi bir şekilde dolaştıran baş asistan Sam Philips ile iletişimde kalarak çekim boyunca konuştum ve belli bir şekilde tepki verdim. Kamerayı gövdeye bağladık. C Series Anamorphic lensli “umbilical” sensör çok güzel bir kombinasyondu. Manchester’daki stüdyoda çekimin altı haftalık kısmının her gününde bunu kullandık. Bu konumda olmak avantajlıydı; seçtiğimiz kameranın estetiğini koruyabildik ama belli bir koşula uyarlayabildik.

VENICE kameranın sıra dışı zayıf ışık performansı

Sony VENICE ile zayıf ışıkta çekim yapmak, bir tür keşif yapmak gibiydi. Sadece bir ISO’yu yükseltip sonra da her şeyi griye geri döndürmekten ibaret değildi. Bölünmüş ISO ile yoğun testler yapıp VENICE’i 2500’e ayarladık ve 1250’de çekim yaparak en iyiyi elde ettik. Aniden görüntü kalitesi, ayrıntı, gölgeler ve parlak yerler arasında denge açılarından istediğiniz ve ihtiyaç duyduğunuz her şeyi elde ediyorsunuz. Ve zayıf ışıkta çekim yapabileceğinizi bilmenin verdiği güven de var. Sony VENICE ile San Francisco’da gece çok ayrıntılı ve güzel havadan çekimler yaptık.

VENICE HDR derecelendirmede sınırsız seçenekler sunuyor

HDR derecesi ana derece ve bizi başka bir düzeye taşıdı. Görüntü üzerinde çok müdahalede bulunabiliyorsunuz. Görüntüleri zorladıkça zorladık ve asla bozulmadılar. İstediğimiz kadar sıcaklaştırdık, soğuğa düşürdük, renk sıcaklıklarını düşürdük. HDR’de derecelendirdik çünkü yapabileceğimiz her şeyi görmek istiyorduk ve bazen bekleyebileceğimizden fazlasını gördük. Kamera ile C Series Anamorphic lensler bize her şeyi verebildi. Her görüntünün izleyicileri etkilemesini istedik. Mümkün olan en iyi işi çıkarmayı hedefledik. Bundan gurur duyuyorum. Örneğin yedinci bölüm, bugüne dek yaptığım en iyi şeylerden birisi oldu.

VENICE Devs dizisinin estetiğini yakalayacak en iyi kameraydı

Bu yapım için kesinlikle en iyi kamerayı seçtik. Şüphesiz. Sony VENICE’i seçtik çünkü testlerden bize gereksinim duyduklarımızı vereceğini biliyorduk. Alex’in filme bakışı ve işbirliğimiz sayesinde içeriğin inanılmaz olacağını biliyordum ve bunu yapabileceğim en iyi şekilde çekebilmek zorundaydım. Test odasındaki testler sırasında istediklerimizi verecek kameranın Sony VENICE olduğunu gördük.