Günlük yaşamda her bir birey özgür iradesiyle fiziksel görünümüne karar verirken saç, makyaj ve kıyafetini planlar ve bir bütünlük içerisinde olmasını amaçlar. Sokaklarda yaşayan veya maddi imkânsızlıklar sebebiyle, giyimi sadece örtünmek ve korunmak amaçlı kullanan, seçme şansı olmayanlar dışında herkes fiziksel görünümüne aldırmaz davranmaz. Bireyler tercih ettikleri fiziksel görünüm ile dini inançlarını, siyasi görüşlerini, içinde yaşadıkları toplumun simgelerini sergilemiş olurlar. Saç, sakal ve bıyık şekilleri binlerce yıldır bazen dini inanç, bazen de toplum içindeki statü göstergesi olarak şekillendirilmişlerdir. II. Beyazıd döneminde Edirne’deki medresede öğrencilerin saçlarını kazıdıkları ( bite karşı tedbir ve geleneksel olarak), sakallar çıktıktan sonra sakalsız olmanın büyük bir saygısızlık sayıldığı dönemlerden, ülkemizde bir dönem üniversitelerde akademisyenlerin sakal bırakmasına izin verilmediği için istifa eden akademisyenlere gelene kadar bazen tamamen zıt görüşler ve ön yargılar aynı toplum içinde bile, dönemden döneme farklılıklar gösterebilmektedir. Sadece bıyık şekli ve kıyafeti sebebiyle, belirli bir siyasi görüş taraftarı veya aksi dünya görüşünde olduğunu düşünen, hiç tanımadığı kişiler tarafından saldırıya uğrayan kişilerin haberleri basında da dikkat çekmektedir.
Geçmişte, makyaj ve kostüm konusunda, modanın etkisinin toplumda daha etkin olduğunu, Punk modası veya 60’lar, 70’ler diye sınıfladığımız akımlar veya dönemler vücut üzerine yapılacak her tür değişikliği kapsarken, öte yandan dönemin karakteristik özelliklerini taşıyan kıyafet ve aksesuarların da seçimine özen gösterildiğini gözlemlenir. Günümüzde, internetin de etkisiyle bireyler dünyadaki farklı uygulamaları görebilme imkânına sahip olmakta ve böylece daha kişiye özel görünümler ortaya çıkabilmektedir.
Sahne sanatları, televizyon ve sinemada, bir eserde canlandırılacak karakterin planlanmasında, okuma provaları aşamasında, oyuncu ve yönetmen bir yandan da fiziksel görünüme karar vermeye başlarlar. Sonraki aşamada makyaj sanatçısı ve kostüm tasarımcısı ile beraber çalışılır. Her iki uzman oyuncu ve yönetmenin yönlendirmelerini dikkate alarak, kendi tasarımlarını önerirler. Gerek duyulursa farklı denemeler yapılır. Fiziksel görünüme karar verilirken, eser belirli bir dönem ve ülkeyi temsil ediyorsa, dönem ve ülkenin karakteristik özelliklerine uyarak çalışılır. Yaşam standardı farklılıklarının fiziksel görünüme yansımaları da dikkate alınır.
Moda tasarımı alanındaki yayınlar (dergi, kitap, firmaların katalogları, reklam görselleri vb.), gazeteler, internetin kullanılmaya başlanmasından sonra bu dünyadaki bilgiler oyuncuların karakter yaratımında kaynak teşkil etmektedir. M.Ö dönemlerde fiziksel görünümler konusunda sfenksler, rölyefler, mumyaların üzerindeki malzemeler, mezar taşlarındaki görünümler, daha sonraki dönemlerde metal paralar ve broşların üzerindeki resimler yol gösterici olmaktadır. Tabloların yapılmaya başlandığı dönemler ve fotoğrafın icadından sonra insan görünümleri konusunda daha sağlıklı bilgilere ulaşmak mümkün olabilmiştir. Karakter yaratımı gerektiren her alanda bu kaynaklardan yararlanmak inandırıcılığı arttıracaktır.
Uzun yıllardır film festivallerinde kostüm ve makyaj-saç tasarımına ödül verilirken, tiyatro alanında sadece kostüm tasarımına ödül verilmesi, bu alanın sahne sanatlarında daha az ciddiye alındığı gibi bir izlenim vermektedir. Oysa ki özellikle tiyatroda makyaj neredeyse ilk varoluşundan itibaren uygulanmaya başlamıştır. O dönemde kullanılan sahne makyajı için özel makyaj markası Leihner kullanılmıştır. Özellikle ülkemizde film çekilmeye başlandığı ilk yıllarda, tiyatro oyuncuları rol aldığı için, tiyatro makyajı tekniği ile abartılı makyajlar uygulanmıştır. Sonraki yıllarda sinema teknolojisine özel ilk makyaj ürünleri Max Factor tarafından üretildikten sonra daha doğal makyaj teknikleri ortaya çıkabilmiştir. Makyaj konusundaki tüm bu gelişmeler süresince, kostümün sahip olduğu zengin deneyim yeni tekstil ürünlerinin imal edilebilmesi ile daha da ilerlemiştir. Silikon ve kauçuk malzemeler insan görünümünden farklı karakterlerin yaratımında, yüz ve eller de dahil olmak üzere, tüm vücudun deri gibi kaplanmasını sağlayabilmiştir. Örümcek Adam gibi veya bilim kurgu karakterlerinin çoğu bu malzemelerle oluşturulmuştur.
Yönetmen, oyuncu, sanat yönetmeni, makyaj sanatçısı, kostüm tasarımcısı birlikte çalıştıklarında seyirci açısından bütünlük taşıyan bir karakter tasarımı ortaya çıkmaktadır. Güzel Sanatlar veya Tasarım Fakültelerinde kostüm tasarımı, moda tarihi ve sanat yönetmenliği dersi verilirken, makyaj dersinin de, seçmeli değil, zorunlu ders olarak verilmesi bu bütünlüğün sağlanmasına büyük katkı sağlayacaktır.
Mısır Firavun Heykelleri
https://img1.goodfon.ru/wallpaper/original/1/49/abu-simbel-statues-ancient.jpg Erişim Tarihi: 06.06.2021
Karakter Tasarımında bir başarı örneği: Charlie Chaplin
https://rock-cafe.net/suggest/charles-chaplin-sr-636861726c6573.html Erişim Tarihi: 06.06.2021
https://www.keywordbasket.com/YnJpdGlzaCBwdW5rIG1vaGF3aw/ Erişim Tarihi: 06.06.2021
https://hdqwalls.com/wallpapers/crying-spiderman-w5.jpg Erişim Tarihi: 06.06.2021
Elizabeth Taylor’un canlandırdığı Kleopatra Karakteri
https://www.dergibursa.com.tr/wp-content/uploads/2015/06/cleopatra-50th-anniversary-blu-ray-dvd-Elizabeth-Taylor-as-Cleopatra_4_rgb-828x1024.jpg Erişim Tarihi: 06.06.2021
60’lı yıllarda Makyaj ve Kostüm
https://www.fashion-pictures.com/1959-62/images/gd/1960-1-BM-0003.jpg Erişim Tarihi: 06.06.2021