TV yayıncılığı üzerine konvansiyonel ürün üreticileri “Ultra High Definition” kısaca UHD dediğimiz yayıncılık konusunda somut adımlar atmaya başladı. Ultra yüksek çözünürlüklü televizyon yayıncılığı altyapısı ve mühendisliği geleneksel TV mühendisliğinden uzak IP tabanlı sistem üzerine mi oturtulacak ya da her bir video sinyali için 4 adet 3G yüksek çözünürlüklü sinyal taşıyıp, bu da kendi içerisinde farklı modellemelere ayrılıp, (Square-Division ve 2SI) projeler sinyal dağıtıcı, dönüştürücü, video işleme arabirimleri ve karmaşık kablolama ile mi dolacak? Sorularını kendi içimizde sorarken, koaksiyel tek kablo üzerinden UHD sinyal taşıma üzerine üretici firmalar kendi sistemlerini kurmaya başladı. 2015 yılında ortaya çıkan SMPTE ST-2082 standardına göre, UHD video sinyalini 12Gbit/s bant hızı ile elektriksel olarak taşıyabiliyorsunuz ve bu standart ile birlikte IP’ye sinyallerden ve 4 kablo karmaşasından uzak yalın bir sistem kurulabiliyor ve buna da ultra yüksek çözünürlükte “Ekosistem” olarak tanımlanan sistemler kurulabilir hale geliyor.
UHD sistemlerinin kabul edilen bir standarda oturması konusunda kesin cümleler kurmak için çok erken, ancak benim düşüncem şudur ki; sektörün oyuncuları geleneksel TV yayıncılığı sistemlerinde koaksiyel kablodan ayrı kalamaz, BNC olmadan yapamaz. Biraz daha iddialı olacağım. Üretici rolünde olan firmaların broadcast pazarını IP yönlendirici ve IP tabanlı sistemler üreten büyük firmalara kaptıracağını düşünmüyorum. Bunu zaman içinde bizler de yaşayıp, göreceğiz.
Yazımın geri kalanında tek bir sinyal üzerinden kısaca 12G dediğimiz UHD yayıncılık konusundan, sektörün üretenleri tarafından bu sistem üzerine kurdukları ve yukarıda “ekosistem” olarak bahsettiğim yapılarından, sistemin getirdiği avantajlardan ve dezavantajlardan bahsedeceğim.
“Sade bir yapı…”
Tek kablo üzerinden ultra yüksek çözünürlüklü bir yapı oluşturmak istediğimizde zincirin halkalarını art arta eklememiz gerekiyor ve temeli 12G olan, yalın ama sistem güvenliğinden asla ödün vermeyen projemizi oluşturmamız önem arz ediyor.
Zincirimizin halkalarına sistem kameralarından başlayalım. Sektörün amiral gemileri sistem kameralarında kamera kontrol ünitesi sistemlerinden tek kablo üzerinden UHD çıkış veren kamera sistemlerini pazara sokmaya başladı. Tercih edilen modele göre artık 12G çıkış donanımsal, standart olarak gelebiliyor. Hatta şu an bütçeye göre ürün tercihi yapmak bile mümkün.
Elektriksel 12G sinyali yönlendirme konusu biraz daha derin incelenmesi gereken bir konu. Konvansiyonel ürünler üreten sektörün öncü markaları standart ya da SFP modüller ile birlikte tek sinyal üzerinden UHD iletim yapabilecek yönlendirici sistemleri pazara sunmuş durumdalar. “Ancak burada video ve ses sinyallerinin yönlendirme işlemlerini yapacak ve tüm yapının üzerine inşaatı sağlanacak router’ın omzundaki yük beklentilerle birlikte biraz daha üst seviyelere taşınıyor.” Bunu bilen üretici firmalar bu konuda alışık olduğumuz özellikler dışında, UHD sistemlerinin yapısını yalın hale getirecek özellikleri router üzerinden yapabiliyorlar.
Beklentilerden doğan ve kurulacak sistemi tamamen sade hale getirecek özelliklerden bahsedecek olursak, UHD’de eş zamanlı Quadlink sinyaller ile çalışabiliyor olması, çoklu ekran (multiviewer) çıkışı verebiliyor olması (hatta çıkış sayısından kullanmadan verebilmesi), resim senkronlayıcı (frame sync), çoklu kanal dijital ses arabirimi (MADI) portu üzerinden, proje içerisinde görüntüye ses bindirme (embedded) ve görüntüden ses ayırma (de-embedded) işlemlerini yapabiliyor olması, güvenilir olması, arttırılabilir şaseye sahip olması ve uygun fiyatlı olması gibi özellikler, yeni nesil 12G yönlendiricilerde mevcut ve tek porttan 144x144’e kadar çıkan şaseli modellerini de artık pazarda görmek mümkün.
İşte tam olarak burada komple tek port üzerinden kurulacak UHD yapının kaderi belirleniyor. Karmaşık sistemlerden uzak, projelerde kullanılan birçok ara ekipmana gerek kalmadan kurulan ekosistemler.
Kamera sistemleri, birçok özelliği içerisinde barındıran yönlendirici (router) sistemlerinin ardından, zincirin bir diğer halkası olan video anahtarlayıcı sistemlerden de bahsedelim.
Video anahtarlayıcı sistemlerin UHD destekleyen modellerin temel olarak elektriksel olarak tek porttan gelen 12G sinyali tanıması, çıkışlarında da tek port üzerinden 12G sinyal verebiliyor olması, en önemlisi UHD formatlarını destekliyor olması gerekliliği bir gerçek. Diğer konular tamamen prodüksiyon esnekliği, kullanım alışkanlığı ya da operatörler tarafından kabul görmüş marka alışkanlığı gibi konular. Farklı üreticilerin üretmiş olduğu ürünlerde UHD’de 80 giriş, 40 çıkışa ve 5 miks efekt (ME) katına kadar çıkan video anahtarlayıcılar pazarda mevcut. Yine farklı üreticiler en küçük prodüksiyonlardan orta ölçekli prodüksiyonlara ve büyük prodüksiyonlarınız için video anahtarlayıcılar üretiyorlar. Burada geniş bir yelpaze var.
Tek port 12G üzerinden ultra yüksek çözünürlüklü bir proje oluşturmaya devam ettiğimizde proje içerisinde kullanacağımız video sunucuları, kayıtçı sunucuları, grafik çözümleri üreticilerinin hemen hemen hepsi 12G tek port üzerinden çalışan ürünleri satışa çıkartmışlar. Yine burada da üründen beklentilerimiz ve bütçeler doğrultusunda ürün tercihi yapmak mümkün. Burada temel olarak yazılımın üzerine kurgulandığı I/O kart kabiliyeti ve yazılımın altında koşan sunucunun donanım kalitesi ön plana çıkıyor.
Buraya kadar söz ettiğimiz 12G destekli UHD ürünler ile basit bir prodüksiyon ihtiyaçlarımızı karşılayan bir sistem kurmamız ürün bazında mümkün gözüküyor. Ancak projemizi büyük ve tüm ihtiyaçlarımızı karşılayabilecek bir proje haline getirmek istediğimizde, yani sinyalimizi dönüştürmek veya çoğaltmak istediğimizde ya da harici bir resim senkronlayıcı üzerinden video dönüşümü için bir ürün istediğimizde geçtiğimiz aylara kadar ürün bulma konusunda problem yaşanıyordu. Ancak 2017’nin sonlarına doğru bu konuda da ürün tedarik edebilmek mümkün hale geldi.
Sistem güvenliğini ön planda tutarak bir şase içerisinde 12G video dağıtıcı ya da tüm HD, QUAD UHD ya da 12G arasında tüm dönüştürme işlemlerini gerçekleştirebilen, görüntü üzerine AES ses bindirme ya da çözme işlemlerini gerçekleştirebilen, görüntü üzerine logo bindirme işlemi yapabilen hatta renk düzenleme de yapabileceğiniz, daha önceki yazılarımda detaylı olarak bahsettiğim OpenGear bir şase içerisinde güvenle barındırabileceğiniz kartlar bulmanız mümkün.
Ayrıca yine farklı üretici firmalar 1RU ünite üzerinde format dönüştürme işlemleri yapabileceğiniz resim senkronlayıcılar da üretiyor.
Bir UHD stüdyonun diğer ihtiyaçlarına göz attığımız da ihtiyacımız olabilecek diğer ürünler, UHD test resimleri üretebilen ana referans sinyali üreteçlerini pazarda görmek mümkün. 12G sinyal girişi olan monitör ve izleme konusunda birçok monitör markasına farklı boyutlarda monitör ve referans monitörü mevcut. Ancak test izleme (waveform/vectorscope) konusunda tek bir marka ön plana çıkıyor.
Diğer bir konuda yayın kodlama ve yayın çözme sistemleri. Burada yerli üreticilerin pazarda olması ve bu ürünlerin şu an UHD yayın yapan TV istasyonlarında kullanılması da sevindirici bir gelişme…
Kaleme alabildiğim kadarı ile bahsettiğim ürünlerle karmaşıklıktan uzak, güvenlikli ve sinyalin tek bir kablo üzerinden taşınacağı yalın UHD sistem kurmak mümkün hale geldi. En büyük dezavantajı ise elektriksel 12Gbit/s sinyalde kablo mesafesi konusuna takılı kalmanız ve 12G bir kablo ile yaklaşık 60mt’en sonra sinyalin bozulması, iletilemez hale gelmesi.
Kurulacak olan sistemde UHD yapılarla birlikte hayatımıza Mini BNC’lerde giriyor. 12Gbit/s koaksiyel kablo ile kullanacağınız Mini BNC, 12G “Patch Panel” gibi kablolama ekipmanları da çeşitli üreticiler tarafından pazarda yer buldu.
Yakın gelecekte UHD yayıncılık daha yaygın hale gelecek ve karmaşadan uzak, sade ve tek port üzerinden kullanılan, SMPTE ST-2082 standardında elektriksel 12Gbit/s olarak kullanılacak. Geleneksel TV mühendisliğinden uzaklaşmadan koaksiyel bir kablo ile ultra yüksek çözünürlükte yayınlar için altyapılar kurulmaya başlayacak günleri sektörün bireyleri olarak merakla biraz da sabırsızlıkla bekliyoruz.