“Boşluğa Dikkat Edin”
Endüstri yıllardır IP tabanlı bir iş akışının gereksinimlerini ve onun standartlarını belirlemeye çalışıyor. Kullanıcı sorunlarını belirlemek, protokoller oluşturmak, bağlantıları test etmek ve çözümleri tanıtmak için birlikler, düşünce kuruluşları, dernekler ve teknolojik çözüm ortaklıkları kuruluyor. Bugün endüstrinin hangi yöne gittiği konusunda herkes aynı düşüncede görünüyor; fakat o yöne nasıl gidileceği konusunda hala bazı belirsizlikler var.
Nihai hedef, yayın iş akışları içerisinde tamamen IP bütünleşmesi sağlamak, fakat bu hedefe ulaşmak için birçok farklı yol var; ve bu yol, her yayıncının kendine özgü taleplerine bağlı. Birçok yayın kuruluşu, kendilerini son 10-15 yılda geliştirilen teknolojiler temelinde büyük yatırımlar gerçekleştirdiler ve halen kullanımda olan bu teknolojilere yoğun şekilde bağladılar. Bu teknolojilerin çoğu bugün hala yeni, güçlü ve kuruluş amacı olan işlerden daha fazlasını gerçekleştirebiliyorlar. Bu patentli teknolojilerden tamamen ayrılmak şu anda finansal olarak mantıklı değil.
Başlangıçtan IP tabanlı iş akışlarını kullananlar ile halen IP tabanlı olmayan sistemlerle çalışan yayıncılar için izlenecek yol farklı. IP’ye geçişin en önemli avantajlarından birisi, zaten var olan IP altyapılarından yararlanarak para tasarrufu sağlamak. Böylece, yayın organizasyonu içerisinde IP uyumlu donanım için değişiklik gerektiğinde her şeye sıfırdan başlanmıyor.
IP tabanlı iş akışlarına sorunsuz geçiş için yardımcı olacak alternatif bir yol var mı?
Neden IP tabanlı sisteme geçiyoruz?
Ağ geçit yolu (gateway) ürünlerinin avantajlarını düşünmeden önce, önümüzdeki yıllarda IP’ye geçişin neden gerekli olacağını anlamak önemli. IP uyumlu teknolojilerin hakim hale gelmekte olduğu gerçeği yadsınamaz. IP tabanlı sistemlere geçmeye motive eden en buyuk etkenlerden birisi, mevcut ağ altyapılarından yararlanmak. Bunlar IT ağının bir parçası olarak zaten bir yıyın tesisinde var olabiliyor.
Diğer bir cazip nokta ise, COTS (Commercial Off-The-Shelf), yani piyasada yaygın satılan hazır donanımları kullanabilme özelliğidir. Bu donanımlar var olan sistemlere kolayca entegre olmamamızı sağlamakta ve daha fazlası gerektiğinde kolayca edinilebilmektedir. Patentli alternatifler yerine piyasada hazır bulunan standart donanım kullanmak, IP’ye geçişte itici bir güç rolü oynuyor.
Geçişin ana odak noktası, standart bir ağ üzerinde aynı dili konuşan farklı üreticiler tarafından üretilen donanımla ortak taşıma protokolleri kullanmak. Böylece “çevrim” aygıtları olmadan ara bağlantılar sağlanabilir ve merkezi bir uygulamadan sayısız görüntü akışı düzenlenip denetlenebilir. Bu iş akışlarını hızlandırır, uyumluluğu garantiler ve her zamanki motivasyon olan paradan tasarruf ettirir.
Ağ geçit yolu teknolojisi ( Gateway )
Bir çok yayın donanımı üreticisi, cihazlarının IP ağa bağlanmasını sağlayan IP Gateway ( ağ geçit yolu ) ürünleri sunmakta. Bunlar etkin bir IP giriş/çıkış arabirimi olarak davranarak cihazlara IP ağı üzerindeki sinyalleri alma ve IP ağı üzerinde dışarı gönderme imkanı kazandırıyor. Ağ geçit yolları cihazlara doğrudan ya da MADI gibi mevcut giriş-çıkış arabirimleri yo- luyla bağlanabiliyor. Yayıncılar bu ağ geçit teknolojilerini ( Gateway ) kullanarak, mevcut iş akışlarını zenginleştirebiliyorlar.
Tamamen yeni bir sisteme geçmek sadece maddi açıdan değil, eğitim süreci gerektirmesi açısından da dezavantajlı. Yayın tesisi içerisinde öğrenecek çok şey olduğu için bu eğri başlangıçta dik olacaktır. Herkes teknolojiyi sıfırdan öğrenme ihtiyacı duymayacağı için, bir ağ geçit yolu teknolojisi ( Gateway ) kullanılarak bu eğri düzeltilebilir. Uzun vadede bu, geçişi daha kolay bir yolculuk haline getirebilir.
Tüm donanımı aynı anda sistemden kaldırmayarak, mevcut sistemler kullanılmaya devam edilerek, yayınının sürmesi ve aktarımın program akışını hiç kesmeden gerçekleşmesi sağlanabiliyor.
Bir ağ geçit yolu ( Gateway ) sisteme sokulup IP ağı kurulduğunda, asıl IP donanımı veya ağ geçitleri yoluyla diğer aygıtların ağa eklenmesi daha kolay olacaktır. Bu yöntem donanımın doğru zaman geldiğinde değiştirilmesine imkan verir.
Bazı patentli çözümler IP benzerlerinden şu anda daha güçlü. Hem patentli hem de IP sistemlerden unsurlar içeren bir sisteme sahip olmak, yayıncıya her iki dünyanın en iyi özelliklerinden yararlanma imkanı verir. Bu deterministik bir yapıda düşük gecikme ile tek kablo üzerinden çok sayıda kanal şeklinde olabilir.
Ses ve görüntü taşıma standartları artık ST2110 protokolleri içerisinde net olarak belirlendi ve belgelendi. Endüstri kurulları ve üreticiler ANWA IS-04 ve ANWA IS-05 NMOS bağlantı yönetiminde belirtildiği gibi NMOS mekanizmalarını test edip sonuca bağlamak için birlikte çok çalışıyorlar.
IP’nin bazı kurulu ve patentli sistemlerle denk düzeye gelmesi için halen biraz gidecek yolu olsa da, daha iyi karşılıklı çalışma uyumluluğu vaat ediyor. Bazı üreticiler şimdiden NMOS bağlantı yönetim mekanizmalarını uyguluyorlar ve NMOS’un (ISO4 veya ISO5) uyumlu olduğu aygıtlar piyasaya sürüyorlar.
Bununla birlikte, artık daha fazla kurulu sistemde otomatik tespit, kayıt ve ağ denetim katmanı var ve küresel ölçekte büyük yayıncılar tarafından denendi ve güvenilir bulundu. Bir ağ geçit yolu çözümü kullanmak yayıncılara bunlardan yararlanmaya devam etme imkanı veriyor.
Bundan sonrası
IP’ye geçiş devam ediyor. Şu anda patentli sistemler üreten üreticiler de piyasaya IP tabanlı ürünler sunuyor. Bu yaygınlaştıkça, üreticilerle ilişki kurmuş olan yayıncılar sistemlerini yenilerken yeni IP ürünlerine bakacaklar. Bu tip ilişkiler güven ve destek üzerine inşa edilir; sadece donanım üzerinde değil, şirketlerin bu önemli dönüşüm boyunca müşterilerini nasıl destekleyebilecekleri de önemli.
Geçiş süreci sırasında, IP sistemleri eski donanıma bağlamak için ağ geçit yolu ürünlerinden yararlanan karma sistemlerde bir artış olacak. Üreticiler mevcut donanımlarını IP uyumlu hale getirmek için sahada yükseltmeler de yapabilirler. İlginçtir ki birlikte çalışması gereken birden fazla taşıma ve ağ teknolojisi olacağı için daha üst düzeyde karşılıklı çalışma uyumluluğu gerekecek. Bu da eski donanımların IP eşdeğerleriyle tamamen değiştirilmelerine dek sürecek.
Analogdan dijitale veya SD’den HD’ye geçişte olduğu gibi bu süreç de bir gecede olmayacağına göre, dönüşümü mümkün olduğunca sorunsuz yapmak gerekiyor. Uygun araçları sağlama sorumluluğu üreticilere düşüyor.
Henry Goodman / Calrec Ürün Yönetim Direktör