Reklamı Kapat
Anasayfa > Makaleler > Seslendirme ve Dublaj Hakkında Neler Biliyoruz?
Seslendirme ve Dublaj Hakkında Neler Biliyoruz?
22.06.2020 13:38

Seslendirme ve Dublaj Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar

Medya üretimi sektöründe çoğu kişi seslendirme ve dublajın aynı şey olduğunu düşünür. Oysa seslendirme ve dublaj mesleki olarak aynı işe işaretmiş gibi görünse bile bu tamamen yanlıştır. Nasıl olduysa sektöre yabancı kişilerin yanlış kullanımlarından bir ağız alışkanlığı olduğunu düşünüyoruz. Peki seslendirme ve dublajın tanımı tam olarak nedir? Nasıl kullanılır? Dilerseniz bu iki sektör teriminin tanımını yaparak işe başlayalım.

Seslendirme: Tanıtıcı, anlatıcı ve reklam amaçlı yapılan görsel veya işitsel içerikleri oluşturan metinlerin belirli kurallar (diksiyon, vurgu, tonlama vb.) dahilinde seslendirmen tarafından okunması ve stüdyo ortamında kaydedilmesidir. Medya üretimi sektöründe kullanılan ‘seslendirme’ kelimesinin tam ve akademik olarak tanımı budur. Seslendirme; reklam filmi, tanıtım filmi, santral sistemleri, radyo ve televizyon reklamları, kapalı devre sistem anonsları vb. gibi projelerde ihtiyaç duyulan hizmettir ve bu mecralarda kullanılır.

Dublaj: Sinema, dizi, belgesel vb. gibi projelerde karakterleri farklı dilde veya aynı dilde yeniden konuşma işlemine dublaj diyoruz. Dublaj; genellikle konuşması veya sanatçı tarafından dublajını yaptığı karaktere sesiyle mimikler vererek karakterin aynı ifadelerinde ve uygun senkronda yapılır. Dublaj yapılırken aynı dilde dudak senkronu önemliyken farklı dilde önemsenmez lakin süreye sadık kalınır. Dublaj sanatçısı belirli teatral yeteneklere sahip olmalıdır. Farklı birtakım kurallar gerektirmez.

Yukarıdaki belirttiğimiz tanımlarda da görüleceği gibi seslendirme belirli kurallar bütününde yapılması gerekirken dublaj teatral bir yetenek gerektirmektedir. Medya üretimi sektörünün kendine özgü bir jargonu vardır. Sektörde kullanılan ‘bir reklam dublajı yaptırmak istiyorum’ ifadesi yanlış kullanılmıştır. Doğru ifade ‘bir reklam seslendirmesi yaptırmak istiyorum’ şeklindedir. Veya ‘bir film seslendirme castı oluşturmak istiyorum’ ifadesi yerine ‘bir film dublaj castı oluşturmak istiyorum’ daha doğru bir ifade olacaktır. Bunun gibi ‘ben seslendirme sanatçısıyım’ sözünü söyleyen kişinin kuvvetle muhtemel şarkı söyleyen vokal birisi olduğu düşünülebilir ancak bunun yerine ‘ben ses sanatçısıyım’ ifadesi şarkı söyleyen kişi olduğunu daha güzel anlatır.

Sadece Seslendirme ve Dublaj Yapanların bileceği 8 şey:

1. Mikrofon artık vücudunuzun bir parçası haline gelmiştir.

Her gün birlikte zaman geçirdiğiniz iş arkadaşınız bir mikrofon olduğu için onunla şakalaşır, onunla üzülür ve onunla eğlenirsiniz. Piyasaya yeni çıkan bir mikrofonun sizde yarattığı heyecan, diğer insanların hayranı olduğu bir ünlü ile tanıştığı andaki heyecanından daha fazladır.

2. Daha önce varlığından bile haberdar olmadığınız şeyleri öğrenirsiniz

İşiniz okumak olunca, tabii ki her gün bir çok insanın bilmediği bir çok şey okursunuz. Otomobil bujisinin teknik bileşenlerinden, ismini ilk defa duyduğunuz psikolojik bir rahatsızlığa iyi gelen ilacın bol Latince içeren prospektüsüne, Uganda’da yaşayan yerli halkın yediği popüler yemeğin kalorisine kadar.

3. Kendi kendinize konuşmak sizi deli yapmaz.

Boş bir odada bazen saatlerce kendi kendine konuşmak diğer insanlara göre delilik belirtisi olsa bile bu sizin için günlük rutininizin bir parçasıdır.

4. Bütün herkes size kolay para kazanıyor gözü ile bakar

Çevrenizdeki herkes size “Ne kadar kolay iş, konuşarak para kazanıyor” gözü ile bakar. Fakat yılların tecrübesini, sahip olduğunuz yeteneği ve sadece sizin bildiğiniz zorlukları göz ardı ederler. Onlardan, daha önce okuduğunuz bir tıbbi metnin sadece bir sayfasını yüksek sesle okumalarını isteyerek intikam alabilirsiniz.

5. Müşterileriniz sizden garip şeyler isteyebilirler

Bazen ciddi bir işadamı, bazen Egeli bir köylü, bazen ise bir koltuk olabilirsiniz. Evet koltuk! Hatta bir böcek, sevimli bir diş fırçası ve üzgün bir tornavida.

6. Tüm hayatınız boyunca çizgi film seslendirmesi yapmayı isteyen ortalama 358 insanla tanışırsınız.

Mesleğinizi öğrenen bir çok kişi sohbete kendilerinin çizgi film seslendirmeye meraklı ve yetenekli olduğunu söyleyerek başlar. Özellikle kadınların bu ilgisini sabırla dinlemek zorunda kalırsınız.

7. Nezle ya da grip olursanız tamamen işe yaramaz bir hale gelirsiniz.

İşte o eşsiz sesiniz, nezle ya da grip olduktan sonra bir süre tatile çıkar ve bu yüzden hastalığınız süresince bir çok iş kaybedersiniz; çünkü kimse nezleli bir sese reklam, tanıtım ya da film seslendirtmek istemez.

8. Sizi sadece sesinizi TV’de ya da radyoda duyduğunda arayan arkadaşlarınız vardır

Normalde arayıp sormayan ve kendilerini samimi arkadaş olarak tanıtan bazı kişiler, sizin sesinizi radyoda ya da TV’de duyar duymaz hemen telefona sarılıp hal hatır sorarlar. Oysa ki bu kırk yıllık dost edası ile yapılan aramaların, yanlarındaki kişilere hava atmaktan başka sebebi yoktur.

Ve seslendirme dünyasına uzak olan insanların doğru bildiği bir çok efsane yanlış vardır. İşte bu yanlışlardan birkaçı:

1. Seslendirmeleri hep aynı kişiler yapıyor

Pek de öyle sayılmaz. Artık her zamankinden daha çok çeşitlilik söz konusu. Farklı seslere karşı artan yeni ilgiyle, çok daha fazla sanatçı artık bu işten para kazanıyor.

2. Büyük bir şehirde yaşamıyorum, yani seslendirme sanatçısı olma konusunda şansım yok.

Aslında, fırsatlar hiç günümüzdeki kadar çok olmamıştı. Herkesin masa üstünde hatta cebinde yer alan gelişmiş teknoloji sayesinde dünyanın her yerinden seslendirme yapmak artık çok kolay. Tabii ki kullanmayı biliyorsanız.

3. Seslendirme ajansları yeni yeteneklerin peşinde değiller, yani kendimi göstermem imkansız.

Bu doğru değil. Diğer ajansları bilmiyoruz ama biz her zaman yeni yeteneklerin peşindeyiz; çünkü eğlence dünyasının her zaman yeni seslere ve yorumlara yeri vardır. (Kaynak: Mehmet Onur)

Fotoğraflar © Birol Berber - BiberSA Prodüksiyon

YAZAR HAKKINDA
Birol Berber
Birol Berber | BiberSA Prodüksiyon | Seslendirme Yönetmeni