Ampex corp. Redwood City California,USA
Sevgili dostlar belki komik gelecek ama henüz bir teknik lise öğrencisiyken yes-no İngilizcesiyle yazdığım ve cihazlarının kataloglarını göndermelerini isteğim mektubun bu adresi hala hatırımda.
Müziğin çok sevildiği evimizde, bir memur çocuğu olarak o günün şartlarıyla mütevazı radyo, kasetçalar ve Grundig marka makara teybimizle radyodan kayıtlar yapmaya, kasetleri kopyalamaya çok meraklıydım. Müzik sever birçok insan gibi müzik dinleyebileceğimiz cihazlara olan ilgim o çocukluk, gençlik dönemlerinde başladı ve zamanla bir Hi-Fi (yüksek kaliteli müzik çalar cihazlar) meraklısı, hafiften uzmanı haline geldim.
O zamanlar radyo kadranı şimdiki gibi bir frekans okyanusu değildi. Sadece iki kanal olan fm radyomuzda, yayınları hala mono olan TRT FM ve yalnız stereo olması dolayısıyla değil TRT’ye göre çok farklı rock ve jazz müziğine ağırlık veren program yapısıyla da bizler için çekim noktası olan Polis Radyosu vardı. Kasetlere kayıt yapma telaşıyla radyo başında heyecan, dikkatle beklediğimiz, şarkıları temiz, orijinal haliyle kaydedebilmek için parçaları anons ederken şarkının üzerine konuşan dj. leri sevmediğimiz, benim kuşağımın şimdi özlemle hatırladığı naif günlerdi.
Onu ilk gördüğüm yer Ankara Zafer Çarşısı’nda açılan Emniyet Genel Müdürlüğü sergisindeki “Polis Radyosu” bölümüydü. Kocaman bir makara teyp cihazından müzik çalınıyordu. O ağır ağır dönen büyük makara bantlar ve pır pır oynaşan VU metreler beni öylesine cezbetmişti ki. Cihazın üzerinde Ampex yazıyordu, ilk defa gördüğüm bu marka benim sonraki hayatımda da hep karşıma çıkacaktı.
80’lerin başındaki bu sergiden kısa süre sonra Ankara Polis Radyosu’nun stüdyolarını ziyaret etmiştim. Günümüzde de çalışmalarını aynı heyecanla sürdüren ünlü radyo program yapımcısı Uğur Gündoğan beni ilgiyle karşılamış, çok güzel sohbet etmiştik. Kısa bir süre de olsa Ampex makara teypleri inceleme fırsatı bulmuştum. O günden sonra yıllarca radyoya uğrayıp aylık yayın akışlarının olduğu program kitapçığını alarak yayınları takip ettim. O zamanın imkânsızlıklarıyla sevdiğim, beklediğim plakların kayıtlarını yapabilmek için tam zamanında radyomun başında hazır bekledim.
Bu sektörden olmayan insanların da bildiği Sony, Philips, Hitachi, JVC, Bosch, Panasonic gibi markalar gündelik hayatta kullandığımız birçok cihazı üretirler. Bu firmalar sadece elektronik cihazlar, müzik setleri, radyolar, televizyonlar, video cihazları üretmez, örneğin Bosch televizyon kamerası, resim masası yaparken aynı zamanda çamaşır makinesi, otomobillere akü ve birçok parça üretiyordu. Yayıncılık dünyasında olan bizler, için bazı markalar, firmalar, teknolojileri, cihazların kolay kullanımı ya da yaygın olması açısından efsanedir. Sıradan bir insanın bilemeyeceği fakat biz yayıncıların aşina olduğu Ampex, Nagra, Studer, Revox, Neuman, Tandberg, Telefunken, Dolby gibi firmalar zaman içinde sektörün efsaneleri haline gelmiştir. Radyo-televizyon yayıncılığında efsane markalar yazı dizimizin ilk konuğu Ampex.
Alexander Matveevich Poniatoff 1892’de günümüz Tataristan’ının Kazan bölgesinde doğmuş bir elektrik mühendisiydi. Paniatoff 1927’de Amerika’ya göç ettikten sonra isminin baş harflerine excellence’in ex’ini ekleyerek 1944’de Ampex’i kurmuş ve 1980’de bir teknoloji efsanesi olarak aramızdan ayrılmış.
Alexander Matveevich Poniatoff
2.Dünya savaşı sonrasında Amerikalı mühendis Jack Mullin Alman radyo istasyonlarından topladığı manyetik ses kayıt cihazı Magnetophon’ları Amerika’ya götürerek Ampex’le beraber üzerlerinde geliştirmeler yaptı ve yüksek kaliteli ses kaydını geliştirdiler. Dünyanın ilgisini toplayan ilk önemli atılım 1948’de gelen Ampex Model 200’dü. O dönem radyo programlarıyla büyük şöhret yakalamış olan Bing Crosby, Mullin’in çalışmalarını destekleyerek üretilen efsane “Ampex Model 200” ü kendi programlarının daha kaliteli kaydedilip tekrar yayınlanmasında kullandı. Bu çalışmalar Ampex’i radyo ve plak kayıt endüstrisinde dünya teknoloji tarihinin en büyük şirketlerinden biri olarak devleştirdi.
Ampex Model 200
Ampex adı TRT radyolarında uzun yıllar bütün makara teypleri tanımlamak için kullanıldı. Ampex ses kaydedici cihazları hala TRT Müzesi ve TRT radyolarında görebilirsiniz. Dergimizde daha önce yayınlanan “Manyetik kayıt tarihi” adlı yazılarımda daha kapsamlı bilgiler bulabilirsiniz.*
Yine bu alanda devrim sayılacak bir gelişme de stereo kayıt teknolojisinin etkisiyle ortaya çıktı, çok kanallı kayıt (multitrack recording). O zamana kadar müzisyenler bir parçayı hep beraber aynı anda çalarak (hücum kayıt) tek seferde kaydetmek zorundaydılar. Parçanın sonunda dahi biri bir hata yapsa kayıt baştan alınır, bitmiş kayda teknik ya da estetik olarak müdahale edilemezdi. Çok kanallı kayıtlarda ise (multitrack recording) bir bandın üzerine 4, 8, 16, 24 adet bağımsız kanal kaydedilebilir oldu. Böylelikle kayıt sırasında müzisyenler aynı anda stüdyoda çalmak zorunda kalmazlar, istedikleri kadar tekrar kayıt yapabilirler. Örneğin önce davul bir kanala sonra piyano ve gitar diğer kanallara önceki yapılan kayıtları dinleyerek kaydedilir. En son şarkıcı hepsini, sanki tüm orkestra o anda canlı çalıyormuş gibi tüm kanalları dinleyerek sözleri okur. Günümüzde bu sistem artık bilgisayarlar üzerinden yapılıyor ama temel prensip aynı. Bitmiş çok kanallı kayıt daha sonra adeta canlı çalınıyormuş gibi tekrar tekrar dinlenerek seslerin teknik ve estetik olarak ayarlanmasına, harmanlanmasına, miks sürecine geçilir. Bunun ne kadar önemli bir gelişme olduğunu tahmin edebilirsiniz. Bu teknolojinin gelişmesinde ünlü gitarist Les Paul’ün Ampex firmasıyla yaptığı çalışmalar önemli rol oynar.
Ampex Multitarck Ses Kayıt Cihazları
Ampex ses kayıt teknolojisinde yaptığı devrimleri görüntüyü elektronik olarak kaydetmeyi de başararak zirveye çıkardı. İlk dönemde TV yayınları hep canlıydı. Yayının tekrarı için kinescop denen cihaz kullanılırdı. En basit anlatımla bir film kamerasıyla TV monitöründen çekim yapan cihazdaki film sonrasında telesine cihazından okunurdu. Tabi bu film banyo işlemlerinden sonra yayınlanabiliyordu. Mühendis Charles Ginsburg önderliğindeki Ampex AR-GE ekibi elektronik kameralardan gelen video sinyalini manyetik bir bant üzerine kaydetmeyi başardığında takvimler 1951’i gösteriyordu. Bu ekipte adını ileride çok duyacağımız çok genç bir mühendis olan Ray Dolby’de vardı. Ampex ekibi yıllarca sistemi pratik olarak kullanabilir hale getirmek için çalıştı. Nihayetinde Ampex manyetik bir bant üzerine görüntü sinyallerini kaydedebilen VR-1000‘ i yani ticari anlamda dünyanın ilk video kayıt cihazını Nisan 1956’da piyasaya sürdü. 30 Kasım 1956’da CBS televizyonunda yayınlanan Douglas Edwards and the News programı bu cihazla kaydedilerek sonradan yayınlanan ilk program olarak televizyon tarihine geçti.
24 Temmuz 1959’da Moskova’daki Amerikan Ulusal Sergisi’nin açılışında o zamanki ABD Başkan Yardımcısı Richard Nixon ile Sovyeter Birliği Başbakanı Nikita Kruşçev arasında bir dizi ikili görüşme yapılmıştı. Amerikalılar yaşam tarzlarını ve konforlarını Ruslara göstermek için sıradan bir Amerikalının sahip olabileceğini iddia ettikleri çok modern eşyalar ve makinelerle donatılmış bir ev örneğini sergi için inşa etmişlerdi. Soğuk savaş döneminin iki kutbunun liderleri ağırlıklı olarak bu evin mutfağında görüştükleri için dünya siyaset tarihine Mutfak Tartışması (Kitchen Debate) olarak geçti. Bu tarihi görüşmeler aynı zamanda Ampex tarafından video olarak manyetik banda kaydedilmiş ve “Bu program Ampex Bantlara renkli olarak kaydediliyor ve hemen oynatılabiliyor, canlı yayın olmadığını anlayamazsınız...” şeklinde bir anonsla yeniden yayınlanmıştır. Nixon bunu Amerikan teknolojisinin geldiği ileri noktalardan biri olarak belirtmişti, böylelikle Ampex dünya siyaset sahnesine de çıkmış oldu.
VR-1000 Quadruplex Videotape Recorder’da kullanılan manyetik bantların genişliği 2 inch, yani yaklaşık 5cm idi. Fiziksel büyüklüğü ve ağırlığıyla neredeyse küçük bir otomobil tekeri kadar olan 2 inch bantları taşımak bile ayrı sorundu ve 50.000$ fiyatıyla da her babayiğidin harcı değildi. 2 inch video cihazları benim mesleğe başladığım dönemde (1986) TRT’de artık kullanılmıyordu. 2 inch’ler yerini o zamanki son teknoloji olan 1 inch video kaydedicilere bırakırken arşiv görüntüleri 2 inch’lerden 1 inch bantlara aktarılıyordu.
TRT’de video kayıt cihazına, Resim Kayıt Cihazı kısaca RKC denir, ne yazık ki VTR özel televizyonların ortaya çıkmasıyla dilimize girdi. 80’li yıllara kadar sadece Ampex markası kullanıldığı için kurumumuzda video kaydedicilere yıllarca Ampex dendi. “Ampex başlasın, Ampex kayda gir “, hatta RKC servisinin mekânı bile Ampex olarak anıldı, “bantları Ampex’e götür”. Tıpkı İngilizce karşılığı “Master Control” olması nedeniyle Ana Kumanda Merkezi’ne
“Master” denmesi gibi. Aynı durum radyolarda da geçerliydi, markası ne olursa olsun kullanılan her makara teybe Ampex denmişti.
TRT’deki RKC ve ölçü bakım teknisyeni arkadaşlarımızın özenli çalışmaları sayesinde, video cihazlarının ekonomik ömürlerinden daha uzun süre kullanılması dolayısıyla Ampex firması TRT‘ye bir plaket vermişti. Bu altın makara bant şeklindeki plaket uzun yıllar Ankara Televizyonu Resim Kayıt Servisi’nin salonunu süslemişti (maalesef şu an akıbeti belli değil, kayıp).
Ampex’in yayıncılıkta yaptığı devrimler ve onlarca icadın arasında akla ilk gelenlerden biri de 1967’de piyasaya sürülen HS-100 Video Disc Recorder’dır. Bu cihaz görüntüyü analog olarak 30 saniye kadar manyetik bir diske kaydedebiliyordu. Daha önemlisi bu kaydı yavaşlatılmış olarak tekrar okuyabiliyor ve donuk kare verebiliyordu. Daha sonra geliştirilen model HS-200 ayarlanabilir okuma hızıyla özellikle spor yayınlarını başka bir seviyeye çıkarmıştı. Bu cihaz şimdiki pozisyon tekrar cihazı EVS’in atası sayılabilir.
Benim kuşağım TRT’ciler yine Ampex’i portatif video kaydedicilerle de eşleştirmiştir. Bizim için bir başka efsane ise Ampex’in Nagra-Kudelski’yle beraber (joint-venture) 1983’de tasarladığı, broad-cast kalitesinde kayıt yapan o zamanki en hafif ve küçük portatif video kayıt cihazı VPR 5’di. Ben de yıllarca 3 tüplü İkegami ya da Hitachi kameralara bağlı VPR 5’leri kullandım. Kaset değil de makara bantlar kullanıldığı için kullanımı biraz zor, bataryaları, şarj cihazları ağır ve büyüktü. Ama o zamanın şartlarında yine de en kaliteli dış çekim kayıt cihazıydı.
VPR 5 Portatif Kaydedici
Ampex’in televizyon dünyasına sunduğu en önemli devrimsel cihazlardan biri de meşhur ADO’dur (Ampex Digital Optics). ADO analog video görüntülerini dijital olarak işleyerek görüntü efektleri üreten bir cihazdı. ADO iki boyutlu düzlem üzerinde görüntüleri iç içe çerçevelerle bindirebileceğiniz, dönme, takla uçup gitme, perspektif oluşturma gibi günümüz için basit hatta komik gelecek görüntü efektleri yapabilen ilk dijital görüntü efekt cihazıydı. Ampex 1981’de piyasaya sürdüğü ADO ile televizyon, sonrasında sinema dünyasında bir devrim yapmış ve teknoloji dünyasında yepyeni bir sayfa açmıştı.
ADO Programlama Paneli
Bizim mesleğe başladığımız zaman (1986) dijital görüntü efekt cihazları TRT’de daha yeni yeni kullanılmaya başlanmıştı. Quantel 5000 serisi cihazlar A ve B stüdyo reji masalarına monte edilmiş, sonrasında ADO gelmişti. Ama öyle her resim seçici dokunamaz, kullanamazdı ADO’yu. Adeta bir uzay mekiği özeni gösterilirdi. Özellikle haber bültenlerindeki ilk kullanımı, konu olan haber görüntüsünün küçük bir çerçeve içinde spikerin omuz üstüne gelmesi ve haber metninin uygun yerinde ekranı kaplaması gibi şeylerdi. Böyle basit bir efektin programlanması ve haber bültenine hazırlık saatler alabiliyordu. 80’lerin sonlarında TRT’ye alınan Ampex cihazlarla donatılmış iki adet naklen yayın aracı içinde pakete dahil olarak alınan ADO100 cihazı ile canlı yayın araçları post prodüksiyon seti olarak kullanılmıştı çoğu zaman. Zamanla taklalar atmalar, sayfa çevirmeler, uçup gitmeler de kliplerde kullanılmaya başlandı. ADO100 o zamanki 250.000 $ fiyatıyla da her isteyenin yanına yanaşamadığı bir cihazdı.
Ampex VR1000 ArGe ekibiyle
Evet Ampex onlarca devrimsel yenilikle yayıncılık dünyasına yön veren belki de en büyük markadır. Radyo, televizyon ve müzik kayıt endüstrilerinde devrim yarattığı bu başarılarından dolayı Ampex firmasına “Grammy, Emmy, (National Academy of Television Arts and Sciences) Oscar (Academy of Motion Picture Arts and Sciences) gibi onlarca teknik başarı ödülü verilmiştir. Firma son zamanlarında yayıncılıktan uzaklaşıp Ampex Data Systems ve Ampex Intelligent Systems adları altında veri saklama, güvenlik ve yapay zekâ sistemleri üzerine yoğunlaşsa da Ampex’in biz yayıncıların gönlündeki yeri hala taptazedir.
* http://www.broadcasterinfo.net/ContentDetails-1646-manyetik-kayit-tarihi-[1]
http://www.broadcasterinfo.net/ContentDetails-1724-manyetik-kayit-tarihi-[2]
http://www.broadcasterinfo.net/ContentDetails-1821-manyetik-kayit-tarihi-[3]