Reklamı Kapat
Anasayfa > Makaleler > Oligarşinin Demir Kanununun Gang Medyası
Oligarşinin Demir Kanununun Gang Medyası
26.03.2018 11:31

Bir ülkede pek çok gazetenin, derginin, televizyon kanalının ve diğer medyanın tek elde toplanması, genellikle de hükümete yakın yaklaşımlar sergilemesi, oligarşik bir yaklaşımı göstermekte, belirli bir grubun medya egemenliğini ortaya koymaktadır (Tapsell, 2015: 48). Çoğu ülkede iktidarı elinde bulunduranlar ve medya sahipleri ortak çıkarlar doğrultusunda birlikte hareket ederken, bazı ülkelerde iktidarın da desteğini alan bir seçkinler grubu medyayı yönetmektedir. Genel konjonktür çerçevesinde ülkenin karakteriyle ortaya çıkan seçkin elitler, toplum adına düşünürken, toplumdan uzak kalan ve topluma hiçbir katkıları bulunmayan bir çıkar grubuna da dönüşebilmektedir (Khan, 2012: 373). Özellikle oligarşinin yarattığı elit grup, elit olmanın maddi ve metafizik getirilerini hesaplamaktadır.

Ne içinde yaşadığı ülkenin yönetiminden, ne de o ülkenin medyasından hoşnut olan toplumlar yaşamaktadır dünyada. Çoğunlukla totaliter veya oligarşik rejimle yönetilen bu ülkelerde doğal olarak medya da baskı ve etki altındadır (Zhang vd., 2014: 11). Kendini erk ilan eden veya küresel bir erkten icazet alıp erklik koltuğuna oturan iktidarsız zümrelerin kararlarıyla yönetilen ülkelerde, toplumsal güvenin sağlanması kolay olmadığı gibi, medyanın özgürce yayın yapması, sorumluluklarını yerine getirmesi, kitlelerin sesini yansıtması da kolay olmamaktadır (Thornton ve Campbell, 2017: 27). Erkin kötüye kullanılması veya baskıya dönüşmesi, tüm toplumsal dinamiklerin çöküşünü de kolaylaştırmaktadır.

Toplumu oluşturan dinamiklerin yönetimi ve niteliği, başarıyı veya başarısızlığı belirlerken, toplumun karakterine ve düzeyine de yansımaktadır. Robert Michels’e göre mevcut demokrasilerin kötü işleyişi ve özellikle liderlerin toplum ve örgütler üzerinde egemen olması, sosyal ve ekonomik gelişmenin yetersizliğinden, öğrenim düzeyinin düşüklüğünden veya kamuoyu yaratan medyanın ve diğer güç kaynaklarının sermaye sahiplerince denetlenmesinden kaynaklanmaktadır (Leach, 2005: 231). Robert Michels’in, demokrasinin mutlaka örgütlenmeye yol açtığı savından yola çıkarak geliştirdiği “Oligarşinin Demir Kanunu” kuramı, demokrasilerde bireyin tek başına yapabileceği hiçbir şey bulunmaması, bireyin tek başına yetersizliğinin ister istemez örgütlü hareketi ortaya çıkardığı ve bu örgütlenmelerin de oligarşiye dönüştüğü savıyla sürmektedir. Michels’e göre, demokrasinin doğası örgütlenmeyi ve örgütlenmenin doğası da oligarşiyi doğurmaktadır (May, 2008: 428). Bu da, amaçlara ve çıkar hesaplarına göre farklı örgütlenmeleri gündeme getirmektedir.

Yunancadaki ‘az’ ve ‘yönetim’ kelimelerinin birleşmesiyle oluşan ve siyasal gücün birkaç kişiden oluşan küçük bir grubun elinde bulunduğu yönetim biçimi olan oligarşi, kendi elitlerini yaratmakta ve bütün toplumsal dinamikleri kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaktadır (Graham, 1999: 325). Bazı düşünürler, toplum yönetiminde en iyi sonucun, oligarşinin yarattığı elitlerin yönetimi olduğunu iddia ederken, Vilfredo Pareto, elit grubu daha çok, bir ideal kadro ve oligarşi olarak görmüştür (Pareto, 2009: 83). Seçkinler olarak da anılan elitler, genel toplumsal yapıdan daha farklı, bazen imtiyaz sahibi kişiler olarak bazı ülkelerde medyayı da yönetebilmektedir. Ancak seçkin olmalarına ve kendilerine ayrıcalıklar tanınmasına rağmen yönettikleri medya, isim ve pâyelerinden daha basit, değersiz ve etkisiz olabilmektedir (Freedman, 2015: 6). Oligarşi de demokrasi dışı bir çıkar rejimi olmasından dolayı, çoğu zaman toplumun çıkarlarıyla çatışan özellikler göstermektedir. 

Her siyasi rejim ve kitle kendi elitlerini yaratırken, elitler her zaman iktidara ve toplumsal dinamiklere egemen olmaya talip olmuşlar, bunun için de her türlü aracı kullanmışlardır (Burris, 1992: 131). Elitlerin çıkarcı davranmaları, her türlü aracı grubun yararına kullanmaları, bazen politik veya sinsi oyunlara girişmeleri, avam tabakaya bile yakıştırılmayan davranışlar olarak değerlendirilse de, elitler de tüm siyasi rejimlerin ve özellikle oligarşinin sosyal grupları olarak varlıklarını sürdürmeye ve saygınlık elde etmeye çalışmakta, bunun için de her yolu denemektedirler (Marroquin, 2016: 19). Elit kitleyi çok fazla anlayamayan, anlama kaygısı da bulunmayan avam kitle ise, aslında yaşamının konforu ve sürekliliği için yöneticileri kadar elitlerin davranışlarından da haberdar olmalı, zaman zaman yöneticilerine çeşitli yollarla verdiği tepkileri elitlere de vermelidir. Oligarşi ile yönetilen ülkelerde elitlerin elinde bulundurduğu medyanın bayağı yayınları toplumsal ilerlemeden çok gerilemeye yol açarken, siyasi iktidar başta olmak üzere pek çok güç sahibi buna karşı koyamamaktadır.

Kaynaklar

  • Burris, V. (1992). Elite Policy-Planning Networks in the United States. Policy and Society, 4: 111-134.
  • Freedman, D. (2015). Media Moguls and Elite Power. Elites, Power & Inequality, 2: 2-9.
  • Graham, T. (1997). From Oligarchy to Oligarchy: The Structure of Russia’s Ruling Elite. Demokratizatsiya, 7 (3): 329-339.
  • Khan, S. R. (2012). The Sociology of Elites. Annual Review of Sociology, 38:361-377.
  • Leach, Darcy K. (2005). “The Iron Law of What Again? Conceptualizing Oligarchy Across Organizational Forms”. Sociological Theory, 23: 312-337.
  • Marroquin, J. M. S. (2016). When is An Oligarchy Formed? The Origins and Evolution of An Elite. Barcelona 1850-1920. UB Economics Working Papers 2016/337, http://www.ub.edu/ubeconomics/wp-content/uploads/2016/05/337WEB.pdf. 
  • May, J. D. (2008). Democracy, Organization, Michels. The American Political Science Review, 59 (2): 417-429.
  • Pareto, V. (2017). The Rise and Fall of Elites: Application of Theoretical Sociology. New York: Routledge.
  • Tapsell, R. (2015). Indonesia’s Media Oligarchy and the “Jokowi Phenomenon”. Indonesia, 99: 29-50.
  • Zhang, J. ve Durumeric, Z. ve Bailey, M. ve Liu, M. ve Krir, M. (2014). On the Mismanagement and Maliciousness of Networks. Network and Distributed System Security (NDSS) Symposium, California, 23-26 Şubat 2014.
YAZAR HAKKINDA
Prof. Dr. Sedat Cereci
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi İletişim Fakültesi
En Çok Okunanlar
Dergi