Hükümdarların çoğunun ömrü, eğlenmek ve eğlendirmekle geçmiştir. Bazı hükümdarlar, özel şaklabanların yanı sıra, halkına zorluk çıkararak da eğlenmişlerdir (Jacobs, 2006: 122). Osmanlı döneminin saray usulü eğlence dünyasının baş oyuncuları olan çengiler, curcunabazlar ve matrakbazlar, başta saray erkânı olmak üzere, herkesi eğlendirmekle yükümlü kişilerdir. Özellikle At Meydanı’nda yapılan törenler ve şenliklerin vazgeçilmez eğlence aracı olan oyunlar, çengi, curcunabaz ve matrakbazlarla canlanmakta ve anlamını bulmaktadır (And, 2014: 31). Osmanlı eğlenceleri, belirli bir düzey ve ölçü çerçevesinde gerçekleşirken, dinsel ve toplumsal değerler de mutlaka dikkate alınmaktadır.
Halkı yönetmek, sorunlara çözüm bulmak, ihtiyaçları ve beklentileri karşılamak büyük bir idari beceri gerektirirken, bu yükümlülüğü yerine getiremeyen yöneticiler türlü oyunlarla halkı oyalamak veya teskin etmek yoluna gitmişlerdir (Pipan vd., 2015: 118). Tarihte örnekleri sıkça görülen, günlerce süren zafer kutlamaları, düğün şölenleri veya ağır vergilerle halkı meşgul etmek, savaş çıkararak gündem oluşturmak, sanal düşmanlar yaratarak halkın zihnini meşgul etmek en bilinen halkı oyalama yolları olmuştur (Raadschelders, 2009: 26). Özellikle eğitimsiz ve görgüsüz yaşayan halklar her zaman kurnaz yöneticilerin oyunlarına kanmış, yalnızca kişisel çıkarlarını düşünen fırsatçı yöneticiler tarafından kandırılmıştır.
Halkı yönetmenin başlıca yollarından biri olan insanları meşgul etmek, akıllı ve dürüst yöneticilerce çalışma yaşamını canlandırarak, herkesin enerjisini üretime dönüştürerek uygulanırken; zeki ancak çıkarcı ve sahtekâr yöneticiler tarafından bilinçsiz eğlenceyi yaymak ve gerçekdışı konularla gündem oluşturmak yoluyla yapılmıştır (Gregory, 2015: 103). Ancak her durumda halk için eğlence ortamları oluşturmak ve eğlence alanlarını genişletmek yolu yönetimde geçerli olmuştur.
Kitlesel eğlenceler öteden beri halkı yatıştırmak ve iktidarda kalmak için başlıca yöntemlerden biridir. Antik Roma’nın “ekmek ve sirk politikası her devirde ve tüm yönetimler tarafından bir biçimde uygulanmıştır (Cereci, 2018: 131). Zaman ilerleyip kültürler değişirken, antik eğlenme biçimleri de değişmiş, modern çağ yepyeni biçemler ve yollar getirmiştir. Modern çağın en yaygın araçları olan medya, yaşamın en vazgeçilmez ve oyalayıcı araçları olarak eğlencenin de baş unsuruna dönüşmüştür (Artz, 2015: 94). İnsanların çoğunun birlikte zaman geçirdikleri medya, çekici ve etkileyici kahramanlarıyla bir yandan halkı oyalarken, bir yandan da onları eğlendirmektedir.
Medyanın başlıca kahramanları olan politikacılar, sporcular, şarkıcılar ve yöneticilerin dalkavukları, her gün yeni gündem ve rollerle insanların zihnine tutunmakta, onların gündemini oluşturup günlük dedikoduları için malzeme oluşturmaktadır (Kalogreas, 2014: 137). Halk, modern çağın sıkıntılarından uzaklaşıp sanal bir dünyada rahatlamak için medyaya yönelmekte, medyadaki modern soytarıları izleyerek eğlenmekte ve rahatladıklarını hissetmektedir (Chayko, 2016: 98). Modern soytarıların hiç bitmeyen absürd malzemeleri nedeniyle çok izlendiğini fark eden medya da, her zaman eğlenceye yönelerek, gelir kaynağı olan soytarılarla işbirliğine gitmektedir.
Modern çağın eğlence araçları olan medya, eski zamanların dar alanlarından çok daha geniş bir alanda gösteri yapmakta, etkilerini tüm dünyaya yaymaktadır. Bu yaygın etki yöneticilerin işine yaramakta, halk üzerinde egemenlik kurmak ve halkı oyalayarak çıkar hesaplarını uygulamak amacında olan yöneticiler de medya ile sıkı bir çıkar işbirliğine girmektedir (Safiullah vd., 2016: 127). Modern zamanların popüler kültürü tüm dünyaya yayan egemen güçleri halkları yönetenleri de seçmiş halkların kendi istedikleri gibi yönetilmesinin güvencesini almış ve kuklaları olan yöneticilerin medya ile işbirliği yaparak yöneticilerle birlikte halkların da kendilerine bağlanmasını sağlamışlardır (Schwab, 2018: 339). Bu bağlamda medya da egemen güçlerin denetiminde olmak üzere çağın en geniş eğlence alanını oluşturmaktadır.
Kaynaklar
- And, M. (2014). Başlangıcından 1983’e Türk Tiyatro Tarihi. 7. Baskı, İstanbul: İletişim.
- Artz, L. (2015). Global Entertainment Media A Critical Introduction. West Sussex: Willey Blackwell.
- Cereci, S. (2018). Roma’dan Sosyal Medyaya Kitlesel Miras. Broadcasterinfo, 161: 130-131.
- Chayko, M. (2016). Superconnected: The Internet, Digital Media, and Techno-Social Life. Usa: Rutgers University.
- Gregory, A. (2015). Planning and Managing Public Relations. 4. Baskı, London: Kogan Page.
- Jacobs, M. (2006). King for A day. Games of Inversion, representation, and Appropriation in Ancient Regime Europe. Mystifying the Monarch. Ed. Jeroen Deploige ve Gita Deneckere, Amsterdam: Amsterdam University Press, s. 117-137.
- Kalogeras, S. (2014). Transmedia Storytelling and the New Era of Media Covergence in Higher Education. New York: Palgrave McMillan.
- Pipan, K. K. ve Kosec, M. A. ve Askerc, M. (2015). Public Administration 2020, Public Administration Development Strategy 2015–2020. Ljublijana: Ministry of Public Administration for the Government of the Republic of Slovenia.
- Raadschelders, J. C. N. (2009). Is American Public Administration Detached from Historical Context? On the Nature of Time and the Need to Understand it in Government and its Study. Sixth NIG Annual work Conference 12-13 November, 2009 University of Leiden,s. 1-35.
- Safiullah, M. ve Pathak, P. ve Singh, S. ve Sanshul, A. (2016). Social Media in Managing Political Advertising: A Study of India. Polish Journal of Management Studies, 13 (2): 121-130.
- Schwab, K. (2018). The Global Competitiveness Report 2017–2018. http://www3.weforum.org/docs/GCR2017-2018/05FullReport/TheGlobalCompetitivenessReport2017%E2%80%932018.pdf.09.05.2018.